Öyle eğitime böyle trafik-2
BİR ülkede sağlıklı büyümenin yolu, düşük işsizlik ve güçlü, rekabetçi bir ekonomiden geçiyor. Bunların sorunsuz sürdürülebilmesinde anahtar rol, mesleki ve teknik eğitim programlarında gizli. Eğitim sistemlerinin yeterince gelişmediği ülkelerde mesleki ve teknik eğitim, genellikle başka hiçbir seçeneği kalmayan öğrencilerin sığındığı liman haline geliyor. Eğitimde öncü olanlarda bu eğitim programları, öğrencilere gelecekte iyi bir kariyer imkanı sunabilecek çok önemli bir alan olarak işlev görüyor. Bu alandan mezun öğrenciler, modern teknik becerileri güncel ekipmanlarla alıyor, böylece sektöre atıldıklarında sorun yaşamıyor. Eğitim sistemlerinde mesleki ve teknik eğitimi nereye oturtacağını bilememiş olanlarda ise bir ya da iki nesil öncesi ekipmanlarla eğitim alan öğrenciler, iş bulmada zorluk çekebiliyor. Eğitimde öncü ülkelerde mesleki ve teknik alanlardaki müfredatların endüstri ile uyumlu bir yapıya sahip olduğu görülüyor. Bu, gelişmemiş eğitim sistemlerinin en büyük açmazlarından biri.
Öğrencilerin performanslarını, öğretmenlerin ise profesyonel pratiklerinin sürekli gelişimini destekleyecek okullar tasarlayın.
Göreve başlayan öğretmenlerin gelişimi öncelik olmalı. Kariyer merdivenleri, öğretmenlerin yeteneklerini ve bilgilerini geliştirmesine izin vermeli ve farklı basamaklardan oluşmalı. Bu konuda bir kültür yaratılmalı. Organizasyonlarla bir bütün olarak okullarda sürekli gelişim sağlanabilmeli. Kariyerinde zirveye çıkan eğitimciler, sürdürülebilir bir şekilde diğer öğretmenlere mentorluk hizmeti vermeli. Bu öğretmenler, öğretim sistemleri ve metotlarında geliştirmeye ihtiyaç duyulan alanları belirlemeli. Çeşitli seviye, alan ve sınıflardan öğretmenler, uzman eğitimcilerle birlikte yeni ders tarzlarının geliştirilmesinde rol almalı.
***
CIEB’nin hazırladığı, ‘birinci sınıf eğitim sistemleri için 9 yapı taşı‘ bundan ibaret. Geçen ay ve bu ay yazılanları okuyanlar ne düşünüyor çok merak ediyorum. Benim görüşüm, bu 9 önerinin neredeyse hiçbir tanesinin ülkemizin eğitim sisteminde uygulanmadığıdır. Belki bir iki madde özel okullarda uygulanmaya çalışılıyordur.
İşin özü uygulamaların ve de sistemlerin sürdürülebilir ve de geliştirilebilir olmalarıdır. Devamlı değişen eğitim sistemleri
bu sürdürülebilirliği engellemektedir.
Dokuzuncu öneri çok çok önemli, madde ana hatları ile şunu
söylüyor. Kaliteli, bilgili, kendisini güncelleyen ve geliştiren
eğitimcilere ihtiyaç var. Ve de onlara bu fırsatları veren ve yaratan alt yapıya ihtiyaç var.
Bayram tatilinde, 9 günde, 144 ölü ve 540 yaralı var. Eskiden
‘Yollar bozuk ve de aynı yol gidiş geliş o yüzden kaza oluyor’
denirdi. Ama bence çok büyük oranda artık gidiş ve geliş iki ayrı yol oldu, peki neden yine bu kadar insan telef oluyor.Bana göre yolları düzeltiyoruz ama sürücülerin kafa yapısını düzeltemiyoruz, aynı cahilce yapılan hatalar insanların hayatına mal oluyor.
İstikbalde birer trafik canavarı olabilecek çocuklarımızı şimdiden eğitmeliyiz. Bunu yapmak için düzgün bilgili, gelişmeye müsait eğitimciler yetiştirmeliyiz. Öğretmenlik mesleği daha itibarlı ve aranan bir meslek haline gelmeli. Öğretmen olabilme çıtasını yükseltmeliyiz. Yetiştireceğimiz bilgili, yaratıcı ve yetenekli eğitimciler aynısını öğrencilerine aktaracaklardır. Ben bu konuyu defalarca yazdım, artık daha çok gecikmeden bu konular ele alınmalıdır yoksa daha vahim kazalara çanak tutulmuş olur.
***
Medyanın da bu konuda halkı uyarıcı mesajlar vermesi gerekir. Son zamanlardaki kaza haberlerine baktığımızda sanki sürücüler değil de başka başka etkiler yüzünden kaza oluyor. En çok dikkat ettiğim ‘direksiyon hakimiyetini kaybetmek.’ Sanki kabahat direksiyonda veya yoldaki mıcır yüzünden oluşan kaza. Kardeşim iyi şoför direksiyon hakimiyetini kaybetmez, dikkatli şöför yoldaki mıcırı görür, süratini düşürür.
Tabii ki yol emniyeti çok önemli, ışıklar, kavşaklar, virajlardaki
eğimler, şerit çizgileri, emniyet şeritleri v.s. Ama kazaların çok
önemli bir oranı aşırı sürat, gereksiz araç sollama, şerit değiştirme gibi trafik kurallarına uymamaktan olmaktadır.