İstanbul olası bir depreme hazır mı?

BOĞAZİÇİ Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nün önümüzdeki yıllarda olması muhtemel bir Marmara depremi ile ilgili görüşlerine bir bakalım.
Hesaplamalara göre, Marmara Denizi’nde oluşacak ve İstanbul’u etkileyecek deprem tahmini 7.2 büyüklüğünde olacak ve yaklaşık 1 dakika sürecek. Bu büyüklük ve zamandaki bir depremde 30 bine yakın binanın çok ağır hasar alması tahmin ediliyor. Geçmiş yıllardaki depremlerden elde edilen istatistiki çalışmalar sonucunda ağır hasarlı binadan ortalama 1 can kaybı ve 4 yaralı çıkartılıyor. Bu da tahmini 30 bin can kaybı ve 120 bin yaralı demektir.
Kuzey Anadolu Fay Hattı’ndaki kırılmalar aşağı yukarı 250 yılda bir olmaktadır. En son 1766’da kırılan bu faydaki kırılmanın 2016 ve takip eden yıllardan birinde olma ihtimali yüksektir. Kandilli Rasathanesi kırılma riskini 2050 yılına kadar yüzde 50, 2050 sonrası için ise yüzde 75 olarak vermektedir.
İnşallah olası deprem tahminlerden çok daha az zarar verir ama yine de bakalım İstanbul kenti böyle bir depremi göğüslemeye hazır mı?

Bakalım bir afet yönetim uzmanı neler diyor:
• İstanbul’da bir deprem olursa bunun yönetilmesi mümkün değil. Ne yaralı toplama noktası, ne ulaşım, ne barınma. Çok şeyler yapıldı ama problemi çözecek boyutta değil.
• Afet olduğu zaman genelde parklara, boş alanlara sığınırız. Japonlar bunu bildikleri için parkların içine, depremden etkilenmeyecek, yuvarlak su tankerleri koyuyorlar. Hatta parkları yemek pişirmeye hazır şekilde ve foseptik çukurları hazır şekilde yapıyorlar.
•Uzay üssü gibi bir afet yönetim merkezi kurmuşuz İstanbul’da ama burada çalışanlar şehrin çok farklı yerlerinde oturuyorlar. Deprem olduğu zaman bu insanların toplanıp, buraya gelip, bu merkezi çalıştırmaları mümkün değil. Japonlar afet merkezi yaptıkları zaman, yürüme mesafesi 30 dakikayı aşmayacak bir yere bu merkezin lojmanını yapıyorlar.

Haberleşme nasıl olmalı:
• Japonya’da depremde bütün GSM şebekeleri 171 diye tek bir numaraya dönüşür. Halk 1’e basıp kendi numaralarını yazar ve iyi oldukları mesajını bırakırlar. Onu merak eden ailesi yine 171’i arayıp bu kez 2’ye basar, numarayı girer ve o kişinin bıraktığı mesajı dinlerler. Bu veya buna benzer bir uygulama Türkiye ‘de hâlâ yok. 17 Ağustos’tan bir miktar ders alınmış ve bazı yatırımlar yapılmıştı ama küçük bir sarsıntıda yine telefonlar kesildi, internet gitti.

Afet yolları var mı:
• Yaşadığımız 17 Ağustos depreminin ardından ortaya çıkan en önemli sıkıntılardan biri de enkaza ve hastenelere ulaşım olmuştu. Moloz yığınları ile kapanan yollar, emniyet şeridini işgal eden ve olmayacak yerlere park edilip bırakılan araçlar yardımları aksatmıştı. İstanbul’da da bu görüntülerin yaşanmaması için kentteki 562 cadde 1. Derece Acil Ulaşım Yolu ilan edilmiş ve bu caddelere park yasağı getirilmişti.
Park etme yasağı olan tüm bu caddeler, bugün birer otoparka dönmüş durumda. Örneğin Beşiktaş’ta Süleyman Seba Caddesi, Hüsrev Gerede Caddesi, üstelik burada İSPARK otopark işletmeciliği yapıyor. Bırakın depremi, herhangi bir acil müdahalenin bile çok zor yapılacağı durumda birçok caddemiz.
Yazının devamı var, bir de sigorta sektörü olası bir Marmara depremine hazır mı, onu da biraz irdeleyeceğiz.

Yorum yazın