Aşağı Bodrum Yukarı Bodrum

DÖNDÜK sonunda Bodrum’dan.

Hani şezlongların 150 liraya kiralandığı; karpuzun diliminin 25, lahmacunun 40 liraya satıldığı; beş kişilik İngiliz ailesinin beş balık, beş bira için 1850 lira ödeyip kalan tatillerini tavuk dönerle geçirmek zorunda kalıp Suriyeli mültecilere döndükleri Bodrum’dan.

Verdiğim örnekler Bodrum yarımadasını kuzey yakasına ait, hani her gün gazetelerde meşhurların haberlerini okuduğumuz tarafa. Güney yakasında ise durum bu kadar vahim değil. Bana göre arada dağlar kadar fark var. Amerikalıların kuzeyliler güneyliler ayrımı sanki burada da var. Sanki Aşağı Karolayna – Yukarı Karolayna.

Bizden örnek ise Aşağı Ayrancı – Yukarı Ayrancı. Başka bir benzetme de eski bir televizyon dizisinden: Aşağıdakiler Yukarıdakiler…

Biz güney yakasında konuşlananlar yani aşağıdakiler, yukarıdakiler kadar esnafa yakalanmadık. Kuzeyin esnafının tümü kör; yakaladıklarını öpüyorlar. Aşağıdakiler ise o kadar değil, siz yakalanmadıkça öpülmüyorsunuz, sadece yanağınızdan makas almakla geçiştiriyorlar.

Neyse uzatmayalım, biz sadece makas vermekle geçiştirdik ve sonunda döndük, ama Sezen Aksu’nun söylediği gibi aklımız Ege’de kaldı.

Cigaramı sardım karşı sahile

yaktım ucuna acıları
ağları attım anılar doldu
ağlar hasretimin kıyıları
yareme tuz diye yakamoz bastım

Tek şahidim aydı
aman aman
bir elimde defne
bir elimde sevdan
kalbim Ege’de kaldı
kadehimi vurdum karşı yakaya
efeler kalktı şerefe
sevgimi attım dostlar coştu
bir ağıt yaktı kadere
yareme tuz diye yakamoz bastım

Aman efendim
ayrılık ölümden beter
canım efendim
yeter bu hasretlik yeter
aman efendim
bana bir merhaba gönder
Canım efendim.

Evet efendim yaremizi tuz diye yakamoz basıp kalktık geldik.

Geldik gelmesine ama üzücü bir haberle sarsıldık.

Mesleğimizin emektarlarından sevgili Fadıl Güvenç Ağabeyimizi kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Yazıyı kısa kesip biraz sonra uğurlama törenine katılacağım.

Sevgili Fadıl Ağabeyi rahmetle anıyorum. Yolu açık, mekanı cennet olsun. Ailesine ve dostlarına sabırlar diliyorum.

İşte hayat böyle; bir tarafta aşağıdakiler, bir tarafta yukarıdakiler. Bodrum’un detaylarını fırsat buldukça yazarım.

Kim aşağıda, kim yukarıda bilen yok…

 

Yorum yazın