‘2015, 2014’ten daha iyi bir yıl olacak’

Aksigorta, 2014 yılında sektörde meydana gelen gelişmeleri değerlendirerek, 2015’e dair beklentilerini açıkladı. 2014’ü en iyi bitiren şirketlerden biri olacaklarını belirten Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, 10 aylık prim üretimlerini geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16 artırarak 1 milyar 455 milyon liraya yükselttiklerini söyledi. Gülen, 2015’te de sektörün üzerinde büyümeye devam ederek pazar paylarını korumayı hedeflediklerini ifade etti. Sektörde faaliyet gösteren şirketlerin ve kamu otoritelerinin sigorta penetrasyonunu yükseltmek üzere yatırım yapmalarının gerekliliğini savunan Gülen, sigortalılık oranını artırmanın önemini vurguladı. 2015 yılında daha çok kişiye sigortayı tanıtmak gerektiğini söyleyen Gülen, sigortanın bir ihtiyaç olduğunu anlatmak gerektiğini ifade etti.

2014 BÜYÜMEDE BAŞARISIZ
2014 yılının sigorta sektörü için nasıl geçtiğini özetleyen Gülen şunları söyledi: “2013’te sektörün büyüme hızı yüzde 22 idi. 2014’ün ilk 9-10 aylık rakamlardan hareketle, sektörün yılı yüzde 6-8 gibi tek haneli bir büyüme hızı ile kapatacağı görülüyor. Enflasyonun yüzde 8-9 olduğunu, ülkenin büyümesinin yüzde 3.5-4 olduğunu varsayarsak, ‘Türk sigorta sektörü 2014’te reel olarak küçüldü’ demek hiç yanlış olmaz. Hatta büyük altyapı projeleri diyebileceğimiz tren, otoban, tünel gibi tek seferlik prim getiren büyük projeleri de bu büyümenin dışında bırakırsak, büyüme oranının daha da düşük noktalara geleceğini hesaplamış oluruz. Bu kapsamda büyüme açısından 2014 iyi bir yıl değildi.” Büyüyememenin en önemli nedenlerinden birinin sektörün yüzde 50’sinden fazlasını oluşturan araç sigortaları ve geçen yıl primleri çok hızlı artan trafik sigortasında bu yıl prim artışı olmaması, hatta prim düşüşünün yaşanması olduğunu kaydeden Uğur Gülen, “Bunun yanı sıra, yeni araç satışlarında 2014’te yüzde 30 civarında düşüş yaşandı. Diğer taraftan, bankacılık faaliyetlerinde de düşüş söz konusuydu. Hem konut hem de araç tüketici kredileri düştü. 2014 yılı aynı zamanda toplumun çok da fazla varlık aldığı, varlık stokunu artırdığı bir yıl olmadı. Bu kamu otoritelerinin, ekonomi yöneticilerinin 2014 için bilinçli bir tercihi idi. Türkiye artık 2015 de dahil, önümüzdeki 2-3 yıl için büyüme modelini değiştirme yönünde bir kararlılık gösteriyor. Daha fazla iç tüketime dayalı bir büyüme modeliyken, dış satışa dayalı bir büyüme modeline doğru evriliyor” dedi.
Gülen sözlerine şöyle devam etti: “Bu strateji doğrultusunda, iç tüketime dayalı büyüme modelini yavaşlatmak için de birtakım tedbirler alındı. Kredi kartlarına, tüketici kredilerine getirilen sınırlamalar, belli mal gruplarına konulan ilave vergiler gibi sınırlamalar ile iç tüketimi bir miktar baskı altında tutup bunun yerine KOBİ’lere verilen teşviklerde artışlar sağlandı.
2014’te büyümenin zayıf gitmesinin bir diğer nedeni de banka sigortacılığıydı. Bankalar geçtiğimiz 4-5 yıl içinde büyümenin önemli bir lokomotifi olup, yüzde 30’luk büyümeler gösterirken 2014’te yürürlüğe konulan yeni regülasyonlar nedeniyle neredeyse sıfır noktasında bir büyümeye sahip oldu. Sektör için 2015 ile ilgili beklentimiz 2014 kadar kötü bir yıl olmayacağı, yani büyümedeki tek basamaklı rakamların daha üstünde bir büyüme olacağı yönünde. Önümüzdeki yıl için yüzde 10-12 bandında bir büyüme öngörüyoruz. İş modellerimizi, planımızı buna göre yapıyoruz.”

‘ÜRETİMİMİZİN YÜZDE 60’I ACENTELERDEN’
2014 yılını kâr ile kapatacaklarını ifade eden Uğur Gülen, 2009 yılından bu yana kârlarının istikrarlı gittiğini ifade etti.  2014 yılını kâr ile kapatan Aksigorta’nın 2009’dan bu yana yürüttüğü başarılı politikayı açıklayan Uğur Gülen şunları söyledi: “İki ana politikamız var. Bunlardan birisi, dengeli ürün karması. Trafik ve kasko ürünlerimizin ağırlığını diğer ürünlerle dengede tutmak. Bunu yapabilmemiz için de özellikle motor dışında yeni ürünler geliştirmemiz gerekiyordu. 2009’da toplam üretimimizdeki payı yüzde 55-60’larda olan motor sigortalarının payını yüzde 45-50 bandına çektik. Yangın, sağlık, sorumluluk ve genel zararlar ürünlerinin payını yüzde 50-55’lere yükselttik. Ürün karmasındaki dengeyi sağlayabilmek için dağıtım kanallarımızın da dengede olması gerekiyor. Burada da dengeyi sağladık. Üretimimizin yüzde 60-65’i en önemli dağıtım kanalımız olan acentelerimizden geliyor. Banka payı yüzde 17-18’lerde, broker payı ise yüzde 12-13’te. Burada da önemli bir başarı sağladık.”

‘PENETRASYON ARTMALI’  
“Önümüzdeki yıllar geçtiğimiz 4-5 yıldan büyüme açısından daha farklı olacak. Büyümenin olmadığı yerlerde rekabet daha yüksek oluyor. Hem sektörde faaliyet gösteren şirketlerin hem de kamu otoritelerinin sigorta penetrasyonunu yükseltmek üzere yatırım yapmalarını isterim. Sigortalılık oranını artırmak hedefiyle, daha çok kişiye sigortayı tanıtmalı, sigortacılığı sevdirmeli, müşterileri daha fazla odağımıza almalı, sigortanın lüks olmadığını anlatmalıyız.”