Hazine enflasyona dirençli tahvil ihraç edecek
CFA Society of Istanbul, Türkiye Sigorta Birliği, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği ve Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği işbirliğiyle düzenlenen Emeklilik Tasarrufları Konferansı’nda “Türkiye’deki Emeklilik Sisteminin Gelişme Alanları” ve “Emeklilik Tasarruflarının Güçlendirilmesi ve Politika Seçenekleri” konuları masaya yatırıldı. Konfreansta yıllık gelir sigortalarıyla ilgili konuşan Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü Gökhan Karasu, Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) para biriktirme mekanizması olarak algılandığını belirterek, “Amacımız BES sistematiğini gerçekten emeklilik sağlayan bir sistematikle buluşturmak. Sigorta şirketleriyle temas halindeyiz. Ekim ayından itibaren yeni modele geçeceğiz” dedi.
“Türkiye Emeklilik Tasarrufları Konferansı”nda konuşan Karasu, Türkiye’de nüfusun hızla yaşlandığını belirterek, yaşlılığın değil, “yoksul yaşlı” nüfusun sorun olduğunu vurguladı.
Türkiye’de 65 yaş üstü nüfusun 35 yıl içinde diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi yüzde 14 seviyesine çıkacağını belirten Karasu, zengin yaşlı nüfusun yaşamının kolay ancak yoksul yaşlı kesimin zor finanse edileceğinin altını çizdi.
Özel sigortalarla, sosyal güvenlik sisteminin desteklenmesi gerektiğini diler getiren Karasu, “Biz Hazine olarak emekli kişilerin, emeklilik dönemleri bakımından gelir almasının ülkenin sorunu olduğunu düşünüyoruz. Bu sorun tek boyutlu olmadığı ve sadece sosyal güvenlik alanında çözülemeyeceği için, tarafalara çok boyutlu bir çözüm önerileri sunmak istiyoruz. Sosyal güvenliği önemseyen ama sosyal güvenlik sistematiğinin yanına özel sigorta imkanlarını daha aktif kullanan bir modele kaymayı arzu ediyoruz.”
“EMEKLİLİK SİSTEMİ TASARRUF MODELİ OLMAKTAN İLERİ GİDEMEDİ”
Gökhan Karasu, BES’in ikinci fazını 1 Ekim’de hizmete suncaklarını belirterek, özel sigorta imkanlarını en üst seviyeye çıkartmak istediklerini söyledi. Emeklilik sisteminin şu aşamada tasarruf modeli olmaktan ileri gidemediğini belirten Karasu, BES modelinin iyi bir model olduğunu, tasarrufun artırıldığını ancak mevcut durumdaki BES’in emeklilik planı sunmadığını anlattı.
BES’in mevcut durumda insanların aldığı paraları toplu veya planlı ödeme sistemiyle geri verdiğini aktaran Karasu, emeklilik konusunda yeterince ikna edici olunamadığını söyledi. Karasu, “Vatandaşların anladığı anlamda emeklilik sunmuyoruz. Yani bireylere hayat boyu maaş bağlamıyoruz. Şu anda toplu para alma mekanizması ön plana çıkıyor, 1 Ekim’de bunu düzenleyeceğiz. Üzerinde çalıştığımız özel kağıtlar var ve bunun yanında özel sektör ve kamu paydaşlarıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.
“EKİM AYINDAN İTİBAREN BES’TE YENİ MODELE KAYILMALI”
Ekim ayında yeni modelin başlayacağını hatırlatan Karasu, şunları kaydetti: “Amacımız BES sistematiğini gerçekten emeklilik ve insanlara hayat boyu maaş sunan yıllık gelir sigortası sistematiğiyle buluşturmak. Kanuna göre tabii ki engel yok ancak finansal engelleri kaldırmak istiyoruz. Sigorta şirketleriyle devamlı temas halindeyiz. Ekim ayından itibaren yeni modele kaymak arzusundayız.”
Emeklilik şirketlerinin fon kurmak yerine mevcut fonları tercih etmesinin daha doğru olduğunu söyleyen Karasu, “Bizim açımızdan emeklilik şirketlerinin asıl alanı emeklilik planı satmak olmalı. Bir şirket emeklilik planı satarak uzmanlığını göstermeli. Bir sigorta veya emeklilik şirketi fon yönetmektense daha çok plan ve üretim yapmayı hedeflemeli, fon yönetimini başka bir merciye bırakmalı. Bu kapsamda amacımız kişilere daha az fon sunulmasını sağlamak.” Karasu sözlerini şöyle noktalandırdı: “Daha bütünleşik, az sayıda fon yapısına kaymak konusunda emeklilik planlarının daha aktif olarak daha az fon sunmasını arzu ediyoruz. Ekimden sonra ikinci fazımıza başlayacağız. Bu konuda sektör ve ilgili kurumlarla iş birliğine açığız. 1 Ekim’de başlayacak yeni dönemin emeklilik sistematiğini, gerçekten emeklilik anlamında bir başlangıç olacağını düşünüyorum.”