
Göçer: 18 yaş altı BES ile eğitim sigortasının ön plana çıkması sağlanabilir
Garanti BBVA Emeklilik Genel Müdürü Burak Ali Göçer, “Yeni gelişmelere bağlı olarak; 18 yaş altı BES’in hayatımıza girmesi ile eğitim sigortasının ön plana çıkması sağlanabilir. 18 yaş altı BES ve eğitim sigortası ürünlerinin doğru avantajlarla sunulması müşterilerimizin ürüne ulaşmasını kolaylaştıracak ve daha çok çocuğumuzun geleceği garanti altına alınacak diye umuyoruz” diye konuştu.
“Eğitim; bireyin gelişmesinin ve toplumun kalkınmasının temelini oluşturan en önemli etkenlerden biri, insanın ve toplumun geleceğine yapılan en önemli yatırım. Ülkemizin geleceğine ışık tutacak çocuklarımızın hak ettiği eğitimde kesinti yaşanmaması için en başından önlem almak gerekiyor” diyerek sözlerine başlayan Garanti BBVA Emeklilik Genel Müdürü Burak Ali Göçer, eğitim sigortasının gerekliliği hakkında şunları kaydetti: “Eğitim sigortası da bu riski güvence altına alan hem birey hem aile hem de toplumumuz için önemli bir hayat sigortası. Eğitim sigortası bir hayat sigortası olduğu için aslında bir tutar sigortasıdır. Bu üründe sigorta yaptıran kişi, genelde çocuğunun eğitim masraflarını güvence altına almak isteyen veli oluyor. Garanti BBVA Emeklilik olarak, eğitim sigortasını uygun fiyatla sunabilmek, anlatımını ve anlaşılmasını kolay kılabilmek için sürekli sakatlık veya vefat teminatıyla sunuyoruz. Yani vefat veya sürekli sakatlık halinde poliçenin üzerinde yazan tutar veliye ödeniyor. Müşterilerimizin %58’i sadece vefat güvencesi tercih ederken, %42’si vefat güvencesinin yanında maluliyet teminatı da istediğini görüyoruz. Aynı zamanda, eğitim sigortası ile sigortalıya birçok avantaj sunuyoruz. İlk olarak, velilerin ihtiyaçlarına cevap verebilmek için eğitim süresine ve masraflarına göre esneklik sağlıyoruz. Müşterilerimiz 25 yıla kadar eğitim süresini planlayabilirken, eğitim giderlerine göre teminatı da belirleyebiliyor, ister Türk Lirası ister döviz olarak seçim yapabiliyor.” Göçer, “Pandemi dönemi ile birlikte alınan tedbirler çerçevesinde en çok etkilenen alanlardan biri eğitim öğretim oldu, uzaktan, hibrit eğitim modelleri ile tanıştık. Ancak bu dönemin eğitim sigortaları alanında farklı, belirgin bir değişiklik yaşandığını söyleyemiyoruz. Hem sektör genelinde hem de Garanti BBVA olarak şirketimizde eğitim sigortaları satışı pandemi dönemi öncesine paralel bir seyirde devam etti. Bu ürün ve hizmetimizden 18-65 yaş arasındaki herkes eşit şartlarda faydalanabiliyor. Eğitim sigortası minimum 4 yıllık, maksimum 20 yıllık olabiliyor. Sigortalının yaşıyla güvence altına alınan sürenin toplamı 70’i aşamıyor” dedi.
‘HENÜZ BİR İHTİYAÇ OLARAK GÖRÜLMÜYOR’
“Hayat sigortaları ürünleri arasında eğitim sigortası en yüksek bilinirliliğe sahip olan ürün ancak bu farkındalığın da yeterli olmadığını düşünüyoruz” diyen Göçer, “Hayat sigortası toplumumuzda henüz bir ihtiyaç olarak görülmüyor. Önceliğimiz, hayat sigortasının, özellikle de eğitim sigortasının bir masraf kalemi değil, ihtiyaç olarak görülmesini sağlamak olmalı. Bütün ebeveynler çocukları için her şeyin en iyisini yapmak istiyor. Onların gelişim alanları ve hobileri için planlamalar yaparken geleceklerini planlamayı ertelememeliler. Çocuklarını garanti altına almak için eğitim sigortasını yaptırıp tapu gibi kasaya kaldırmak lazım. Çocuğa bırakmak için o kadar önemli bir değer. Sağlayacağı faydayı ve maliyetini göz önüne aldığımızda eğitim sigortası çocuklarımız için yapacaklarımızın en başında yer almalı diye düşünüyorum. Yeni gelişmelere bağlı olarak ise; 18 yaş altı BES’in hayatımıza girmesi ile eğitim sigortasının ön plana çıkması sağlanabilir. 18 yaş altı BES ve eğitim sigortası ürünlerinin doğru avantajlarla sunulması müşterilerimizin ürüne ulaşmasını kolaylaştıracak ve daha çok çocuğumuzun geleceği garanti altına alınacak diye umuyoruz. Aynı zamanda bütünleşik güvence paketinin hayatımıza girmesi ile BES’te var olan kişilerin birikim yaptıkları bu uzun dönemde sistemin onlara sağlayacağı sağlık, eğitim, hayat sigortası gibi ürünlere uygun koşullarla ulaşma imkânları olacak. Bir yandan birikim yaparken aynı zamanda çocuklarının eğitimlerini güvence altına alabilecekler. Sektöre hareket katacak bu önemli gelişmenin hayata geçmesiyle sistemin ivme kazanacağını ve müşteri memnuniyetinde de önemli bir artış olacağını düşünüyoruz” şeklinde konuştu. Eğitim sigortasını diğer ürünlerden ayırt eden en önemli özelliğin tek seferde ya da 12 taksite kadar ödenen prim ile ürünün uzun yıllar güvence sağlaması olduğunu belirten Göçer, “Aynı zamanda ödediği primin tamamını gelir vergisi matrahı indiriminde kullanabiliyorlar. Yani ödenen primin ortalamada %27’sinde bu avantajı kullanarak primin maliyetini düşürmüş oluyor. Herkesin aklında net canlanması için söyle söyleyeyim; 1.000 TL ödenen prim için %27 vergi avantajı kullanıldığı takdirde ödenen prim 830 TL’ye geliyor” bilgilerini verdi.
Göçer, sözlerini şöyle noktaladı: “Eğitim sigortasında prim tutarları; kişinin güvence altına almak istediği eğitim masrafına göre değişkenlik gösteriyor. Çocuğunun ya da eğitiminden sorumlu olduğu kişinin kalan eğitim süresini, yıllık eğitim masraflarını planladıktan sonra, eğitim sigortası ile bu masrafın ne kadarını güvence altına alacaklarını belirlemeleri hem ürünün ihtiyaca cevap verip vermemesine, hem fiyata direkt olarak etki ediyor. Örneğin, çocuğunun önünde 10 yıl eğitim süresi ve yıllık 30 bin TL eğitim masrafı olan 32 yaşındaki bir veli, riskini güvence altına almak için; 300 bin TL güvenceli bir sigorta alabilir. Bu üründe güvence altına aldığı tutar her yıl 30 bin TL azalacak ve 10 yıl süreyle geçerli olacak. Bu ürünü aldığı zaman ilk yıl 300 bin TL, ikinci yıl 270 bin TL değerinde her yıl azalan ve en sonunda 30 bin TL güvencesinde hayat sigortası sahibi oluyor. Böyle bir poliçenin 10 yıl boyunca verdiği güvenceye karşılık prim tutarı 2.908 TL olur ve velimiz bu rakamı 242 TL’lik 12 taksitte ödeyebilir. Eğer %27’lik vergi diliminde olan çalışan bir kişiden bahsediyorsak, ödeme dekontlarını çalıştığı firmanın insan kaynaklarına verdiğinde prim tutarları her ay gelir vergisi matrahından düşer. Yıl sonunda ödediği tutarın 785 TL’sini vergi iadesi olarak devletten geri almış olur. 10 yıllık ürüne 2.123 TL’ye sahip olunabiliyor.”