Bilimsel modellemeler sayesinde afet risklerini öngörmek mümkün
Son yıllarda küresel iklim değişikliği, hızlı şehirleşme ve yanlış arazi kullanımının da etkisiyle, sel-taşkın ve heyelan gibi doğal afetlerin hem sıklığı hem de şiddeti artıyor.
Bu tehlikeler, dünyada milyonlarca insanı etkileyerek sosyal, ekonomik ve çevresel anlamda ağır kayıplara yol açıyor. Bu afetlerde erken uyarı aşaması, afet yönetimi sürecinde başarıya giden en önemli adımlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Doğru modellemeler, sel ve heyelan gibi afetlerin oluşma olasılığını, etki alanlarını ve şiddetini önceden analiz ederek doğru önlemlerin alınmasını sağlıyor.
Risk modellemeleri, sadece afetin nerede ve ne zaman meydana geleceğini tahmin etmekle sınırlı kalmayıp, afet sonrası ekonomik ve sosyal etkilerin de önceden hesaplanmasına olanak tanıyabiliyor. Özellikle sigorta sektöründe kullanılan katastrofik risk modellemeleri, bir felaketin potansiyel ekonomik maliyetlerini sayısal olarak öngörme imkânı tanıyor. Bu modeller, sigorta şirketlerinin prim hesaplamalarından reasürans planlamasına, afet sonrası tazminat yönetiminden risk transfer mekanizmalarına kadar tüm süreçlerde kritik bir rol oynuyor.
