
Yeni nesil çalışanların ihtiyaç duyacağı 4 beceri
Uzmanlar, yarının işgücünün ihtiyaç duyacağı ve kurum içi girişimcilerin geliştirmeleri gereken dört beceriyi ortaya koyan bir çalışma gerçekleştirdi.
Dünya eskisine göre çok daha hızlı gelişiyor ve değişiyor. Bu yeni dünyada genç kesim olan Gen Z, dünyanın önündeki yeniliğe öncülük edecek. Pandeminin de hızlandırdığı etki ile biyolojik, fiziksel ve dijital teknolojiler deneyimleri ve işin doğasını dönüştürmeye başlıyor.
Uzmanlar, yarının iş gücünün ihtiyaç duyacağı ve yeni nesil çalışanların kendilerinde geliştirmeleri gereken 4 beceriyi ortaya koyan bir çalışma gerçekleştirdi. Çalışmada, artık yeni nesil çalışanları işe alma ve onları geliştirmenin şirketler için yeni bir meydan okuma olduğu ortaya kondu. 2025’te çalışanların %50’sinin yeni yetkinliklere ihtiyaç duyacağı belirtilirken hem iş hem de teknolojinin tüm yönlerini anlayabilmek ve girişimcilik becerilerinin önemi vurgulandı. Gelir odaklı iş geliştirme kabiliyetlerinin ön plana çıkacağının belirtildiği çalışmada, yapay zeka ile makinelerin doğuştan mantıklı olsalar da empatiden yoksun oldukları vurgulanarak etik zekanın önemine değinildi.
2025 YILINA KADAR ÇALIŞANLARIN %50’Sİ YENİ YETKİNLİKLERE İHTİYAÇ DUYACAK
Dünya Ekonomik Forumu’nun İşlerin Geleceği Raporu’na göre, teknolojinin benimsenmesi arttıkça 2025 yılına kadar tüm çalışanların %50’sinin yeni yetkinliklere ihtiyacı olacak. Forum, 2025 yılına kadar 85 milyon işin, insanlar ve makineler arasındaki iş bölümündeki bir değişiklikle yer değiştirebileceğini tahmin ediyor.
ŞİRKETLER YENİ ORGANİZASYON YAPILARINI DENEMEK ZORUNDA KALACAK
Şirketlerin yeniden yapılanmalarında dijital dönüşüm gelecekleri için kritik rol oynayacağından geleneksel şirketlerin çalışanlarından en iyi şekilde yararlanabilmesi için yeni organizasyon yapılarını denemek zorunda kalacak. Şirketlerin özellikle içeriden değişmesinin kolay olmadığının vurgulandığı çalışmada; inovasyonla ilerlemek için gereken becerileri belirlemek ve kazandırmak, dönüşüm için harekete geçmeye yardımcı olacağı belirtildi.
Rapora göre yarının işgücünün ihtiyaç duyacağı ve kurum içi girişimcilerin geliştirmeleri gereken dört beceri şöyle sıralandı:
- Girişimci bir zihniyet gerekiyor. İnovasyon ekiplerinin başarılı olmak istiyorlarsa daha girişimci olmaları gerektiğinin altının çizildiği çalışmada, yeni iş gücünün artık sadece geliştirmek istedikleri ürünler açısından değil aynı zamanda kullandıkları süreçler açısında da sınırları zorlamaları gerektiği vurgulandı. İşbirliği, bu çabanın merkezinde yer alıyor. Daha iyi iş birliği daha fazla yeniliğe yol açtığından, kuruluşların kullandığı iş birliği araçları ve süreçleri oldukça kritiktir. Bunları anlamak, girişimci bir zihniyet de gerektirir.
- Gelir odaklı kabiliyetlere sahip olmak ön plana çıkacak. Veriye dayalı bir dünyada, çalışanların sistemleri tasarlarken ve uygularken olduğu kadar iş modelleri hakkında düşünme konusunda da yetenekli olmaları gerekiyor. IoT ve diğer teknolojiler sayesinde, şirketlerin değer yakalama stratejileri yalnızca pazarlama, satış ve iş geliştirme işlevleriyle değil, aynı zamanda Ar-Ge ve ürün geliştirme ile de şekillendirilebilir. Bu kabiliyeti güçlendirmek anahtar olacak.
- Etik zeka önemli olacak. Akıllı insanlar tarafından denetlenen doğuştan mantıklı olsalar da empatiden yoksun olan bu makineler birçok tasarımın kararını verecek. Bu durumun şirketler, tüketiciler ve toplum için bazı sonuçları olacak. Dijital sistemler giderek daha karmaşık hale geldikçe doğru olanı yapmak daha da zorlaşacak. Bu yüzden şirketler etik eğitimi sağlamalı ve kendi özel bağlamlarında etiğin ne anlama geldiğini açıkça tanımlamalı.
- Hem iş hem de teknolojinin tüm yönlerini anlayabilme becerisi önemli olacak. İş dünyasındaki her şeyin Ar-Ge’den tüketiciye kadar diğer birçok şeyle bağlantısı bulunuyor. Günümüzün karmaşık iş süreçleri, çalışanların iş hakkında bütünsel bir bakış açısına sahip olmasını gerektiriyor. Yarının yetenekleri, işleri ile ilgili birçok konunun çok daha fazlasını anlamayı hedeflemeli.