Yarınlar Bizim

YAŞADIĞIMIZ her dakika önemli. Sadece dakika mı? Geride kalan her saat, her gün, her hafta, her ay ve her yıl aynı önemde.
Maalesef zaman su gibi akıp gidiyor. Ömür çiçek kadar narin ama bir gün kadar kısa. Değerini bilmemiz lazım. Paranın satın alamayacağı tek şey zaman. Gençken fazlaca anlayamıyor insan zamanın değerini; cömertçe harcıyor. Yarınlar bitmez zannediyor; bilmiyor yarınların da sonlu olduğunu. Yarınların sayısı azaldıkça ters orantılı olarak değeri daha da artıyor.
Her uyandığımız gün, yeni bir dünya rekoru kırmamıza neden oluyor; bu gün de hayata “günaydın” deme rekorunu kırdık. Allaha şükürler olsun, ben yetmiş dört yıldır her gün yeni bir güne uyanarak, bir önceki güne göre hayatta kalma rekorumu kırmayı başardım. Kendi hayatımın tek başına hayatta kalma rekortmeniyim yani… Bu rekor bireysel bir rekor aslında. Kimi yüzlü yaşlarına kadar yaşayarak; kimi doğduğu günün hemen ertesinde hayata eyvallah deyip, kendi rekorunu kırmış oluyor. rekorçok göreceli, kişiden kişiye değişiklik gösteriyor ve bu yarışta rakip yok, herkes kendi kendisinin rakibi ve herkes günü geldiğinde kendi rekorunu kırıp yarınlara veda edecek.
O halde yarınların kıymetini bilelim, çünkü bazılarımız için yarınlar hiç gelmeyecek, aynen İngiliz atasözünde bahsedildiği gibi “tomorrow never comes” yani yarınlar hiç gelmez. O halde yarınlardan biraz bahsedelim; nasıl bir yarın?
İsterseniz sorunun cevabını Ali Rıza Binboğa’nın Eurovision Şarkı Yarışmasına katıldığı şarkı sözleriyle verelim.
Ne diyordu sanatçı “Yarınlar Bizim” adlı şarkısında?
Özgürlük ve barış
Tüm insanların özlemi olacak yarınlarda
Anam bacım kardaşım
Eşim dostum yandaşım
Daha da mutluyuz yarınlarda
Ağlamak yok, gülmek var
Düşmanlık yok dostluk var
Yarınlarda seni sevmek var
Yarınlarda mutlu günler var
Yarınlar benim, yarınlar senin
Yarınlar, yarınlar senin
Yarınlar onun, yarınlar bizim
Mutluluk şarkısı tüm insanların
Gönlüne dolacak yarınlarda
Canım, gülüm, sevgilim
Balım, dalım birtanem
Daha da mutluyuz yarınlarda.
Evet, Binboğa’nın hayal ettiği, dolu dolu sevineceğimiz bütün ‘Yarınlar Bizim’ olsun.
Önce sevinç dolu yarınlarla başlayalım ama tabii her yarın sevinç getirmiyor. Üzüntüyle başladığımız yarınlar da az değil hayatımızda. Örneğin hem annemi, hem babamı birer Mayıs ayında kaybettim. Aradan yıllar geçti ama acıları hala çok taze.
Biz yine sevinçli yarınlardan bahsedelim. Sevinçle beklediğimiz en yakın yarın 19 Mayıs. Yüce Önder Atatürk’ün bağımsızlık yolunda başlattığı ve sonu Cumhuriyet’e ulaşan ve sonsuza kadar devam edecek olan yolculuğun 106’ncı yılını 19 Mayıs’ta kutlayacağız. Mayıs’ın en sevinç dolu günü, bu gün olacak. Bu mutlu günde Ata’mızı bir kez daha saygıyla anarak, Gençlik ve Spor Bayramımızı Kutluyorum.
Kutlamayı umduğumuz bir başka Mayıs da Galatasaray’la ilgili. Yolun önemli kısmı tamamlandı, umarım sonu da iyi gelir ve “Mayıslar Bizim” olur.
Bizler de inşallah kendi rekorumuzu kırıp, sağlık, mutluluk, huzur ve bereket dolu mutlu yarınları görürüz.
Haydi rekortmenler, yarınlar bizim olsun, birlikte nice rekorlar kıralım.
İstanbul, 21 Saros 2025

Yorum yazın