Swiss Re İstanbul’daki deprem riskini inceledi

Dünya reasürans devlerinden Swiss Re, “Sigorta sektörü önümüzdeki büyük bir depreme hazır mı? İstanbul’a yakından bir bakış” başlığı altında önemli bir rapora imza attı.
Sigorta sektörü için felakete karşı hazırlıklı olma durumunun, meydana gelen mali kayıpların zamanında yeterli bir şekilde karşılanmasını sağlayan reasürans ve sigortalılara verilen sözlerin tutulması ile ilgili olduğunun altının çizildiği raporda Türkiye’deki  deprem riskinin sektörün bu konudaki kritik işlevi için bir örnek oluşturduğuna dikkat çekildi.
Swiss Re, Yeni Zelanda’nın Christchurch şehrinde 2010 ve 2011 yıllarında meydana gelen depremlerin ardından yaşananları göz önüne getirerek hazırladığı raporda, İstanbul’da yaşanacak bir sonraki büyük deprem için ileriye yönelik, zaman kaybetmeden hazırlık yapılması gerektiğine özellikle vurgu yapıyor.

İSTANBUL’DA BUGÜN DEPREM OLSA KAYIP NE OLUR?
Swiss Re “Bedeli kim öder?” sorusunu sorduğu raporda 1999 Marmara depreminin, yaklaşık 20 milyar ABD Doları, bugünkü değeriyle 40–50 milyar ABD Doları tutarında ekonomik kayba yol açtığının altını çizerek söz konusu dönemde bu kaybın yalnızca yaklaşık 1 milyar ABD Doları’na denk gelen kısmının (%5) sigortalı olduğunu belirtti. Bugün İstanbul’da benzer büyüklükte bir depremin yaşanması durumunda ise Swiss Re, yaklaşık 90-120 milyar ABD Doları tutarında ekonomik kayıp olacağını tahmin ederek şu sonuca dikkat çekti: “Bu kaybın yaklaşık 25-30 milyar ABD Doları tutarındaki bölümünü kamu sektörü üstlenmek durumunda kalacaktır.  Önde gelen uzmanlar, bu senaryonun gerçekleşme ihtimalinin olduğunu düşünmektedir. Son yıllarda yaşanan depremlere ilişkin deneyim ve hesaplamalara dayanarak, böyle bir senaryonun sigorta sektörüne 25–30 milyar ABD Doları’na mal olma ihtimali olduğu söylenebilir.”

ŞİRKETLERİN % 60’ININ YETERLİ REASÜRANS DESTEĞİ VAR
Dünya reasürans devlerinden biri konumunda olan Swiss Re, raporda reasüransın olası bir deprem sonrasında bilançoların eski durumuna dönme gücünü artırabileceğine işaret ederek şu yoruma yer verdi: “İstanbul’u etkileyecek büyüklükte bir depremin meydana gelmesi, Türkiye’deki sigorta sektörü için büyük bir endişe kaynağıdır. 7,5 büyüklüğünde bir depremin yaşanması durumunda, sigorta şirketlerinin yalnızca %60’ının hasarı karşılamak için yeterli reasürans kapsamına sahip olacağı tahmin edilmektedir. Sigorta şirketlerinin %40’ının İstanbul ve çevresinde büyük bir depremin yaşanması durumunda reasürans kapasitesi tükenebilir. ”

SİGORTA VE REASÜRANS EŞGÜDÜMLÜ ÇALIŞMALI
Swiss Re, raporun “Sonuç ve eylem çağrısı” nın olduğu son bölümünde ise sektöre yol gösterecek önemli çıkarımlarda bulundu. Swiss Re, geçmişte yaşanan afetlerden alınan derslerin, sigorta şirketlerinin “Büyük” afete hazırlıklı olmasının, nerede ve ne zaman olursa olsun felaket boyutundaki afetlere nasıl karşılık verileceğini bilmesinin önemini vurguladı. “Amacımız, hasarın değerlendirilmesinde uzmanlığımızı sunmak ve yeniden inşa sürecini kolaylaştırmak için mümkün olduğunca hızlı bir şekilde gereken sermayeyi sağlamak olmalıdır” denilen raporda şu noktalara dikkat çekildi: “Afet sonrası durumun kontrol altına alınabilmesi için önceden yeterli kaynak hazırlanmalı ve planlama yapılmalıdır. Güvenilir bir risk değerlendirmesi, risk farkındalığı ve örgütsel hazırlık, acil durum planı şeklinde söz konusu yeterli kaynak ve planlamaya dAhildir. Gerekli bir diğer kaynak ise, sigortacı bilirkişilerdir. Güçlü ilişkileri ve bayilerle ortaklık sözleşmeleri bulunan büyük sigorta şirketleri, bu bağlamda bir avantaja sahiptir. Farklı modeller, Reasürans/sigorta sektörü eş güdümlü bir şekilde çalışarak, insanlara mali yardımda bulunarak, toplumların yeniden inşa sürecini destekleyerek ve dünyayı afete karşı daha dirençli bir yer haline getirerek güvenilir bir şok giderici olma işlevini yerine getirebilir.”

OLASI HASAR MİLLİ GELİRİN YÜZDE 10’U
Swiss Re 2013 yılında “Riski Dikkate Alın” (Mind the Risk) adlı çalışmasında ise Türkiye’de büyük bir deprem olabileceğinin altını dikkatle çizerek, ülkede 100 yılda bir gerçekleşen deprem senaryosunda milli gelirin yaklaşık %10’una denk gelen bir kayıp yaşanacağı tahmininde bulunmuş yaklaşık 6,4 milyon insanın İstanbul bölgesinde meydana gelecek büyük bir depremden potansiyel olarak etkilenebileceğine dikkat çekmişti.

YENİ ZELANDA DEPREMLERİ
2010 ve 2011 yıllarında Yeni Zelanda’nın Christchurch şehri, oldukça yıkıcı depremlerle sarsılmıştı. Bu deprem serileri 31,6 milyar ABD Doları tutarında ekonomik kayba ve sigorta kapsamında toplam 25 milyar ABD Doları tutarında şoke edici bir kayba neden olmuştu. Y.Zelanda’nın sigorta düzeninin yapısı nedeniyle aynı mülke yönelik birden fazla hasar dosyası ile birlikte yaklaşık 400.000 hasar dosyası açılmıştı. Swiss Re’nin güncel sigma verileri, 22 Şubat 2011 tarihindeki depremin neden olduğu sigorta kapsamındaki kaybın 16,9 milyar ABD Doları olduğunu gösteriyor ve bu da depremi dünya tarihinde en fazla zarara yol açan üçüncü deprem haline getiriyor.

 

09-16-retablo

Yorum yazın