Sigorta sektörü tarife artışlarından büyük ölçüde etkilenmeyecek ancak dolaylı etkiler bekleniyor

Sigorta sektörü tarife artışlarından büyük ölçüde etkilenmeyecek ancak dolaylı etkiler bekleniyor

Twelve Securis, sigorta sektörünün son uygulanan ABD gümrük tarifesi artışlarından büyük ölçüde izole kalacağını öngörüyor ancak dolaylı etkilerin ortaya çıkabileceği konusunda uyarıyor. Üretim, tarım ve tüketim malları gibi sektörler doğrudan ticaret kısıtlamalarından etkilenirken, Twelve Securis sigorta sektörünün esas olarak risk değerlendirmesi ve yatırım yönetimi dinamikleriyle şekillendiğini vurguluyor.

Büyük ölçüde yerel operasyonlara dayanan sigorta şirketleri, küresel ticaret politikalarından ziyade faiz oranları, düzenleyici çerçeveler ve tüketici talebi gibi faktörlerden daha fazla etkileniyor.

Bununla birlikte, Twelve Securis dolaylı etkilerin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtiyor. Örneğin, Avrupa’daki elementer sigorta piyasası, COVID-19 salgını ve Ukrayna’daki savaş sonrası tedarik zinciri aksaklıklarından kaynaklanan enflasyonist baskıları şimdiden dengelemiş durumda.

Twelve Securis’e göre, sigorta şirketleri artan yapı malzemeleri ve yedek parça maliyetlerinden kaynaklanan hasar enflasyonunu, primleri artırarak sigortalılara yansıtmayı başardı.

ABD’ye yönelik olası otomobil ithalat tarifelerinin talebi zayıflatması durumunda, fazla araç arzının diğer bölgelere yönlendirilmesi Avrupa’daki sigortacılar için yedek parça maliyetlerini düşürebilir ve hasar enflasyonunu hafifletebilir. Ancak, ABD’de bireysel sigorta şirketleri, otomobil parçaları ve inşaat malzemelerinin önemli bir kısmının Kanada ve Meksika’dan tedarik edilmesi nedeniyle daha yüksek maliyetlerle karşılaşabilir.

Sektöre özgü bu etkilerin ötesinde, Twelve Securis sigorta şirketlerinin yatırım portföylerinde döviz kurları ve piyasa dalgalanmaları nedeniyle riskler oluşabileceğini belirtiyor. Ancak, sigorta şirketlerinin çoğunlukla sınırlı korunmasız döviz pozisyonlarına sahip olması ve varlıklarını yükümlülükleriyle yakından eşleştirmesi, olası mali riskleri hafifletiyor.

Ekonomik belirsizliğin tüketici davranışlarını da etkileyebileceğine dikkat çeken Twelve Securis, harcamalardaki olası bir yavaşlamanın hayat sigortası ürünlerinin satışlarını da azaltabileceğini belirtiyor.

Son dönemde faiz oranlarındaki artışın bu ürünlere olan ilgiyi artırdığı belirtilse de, Twelve Securis devlet tahvilleri ve banka mevduatlarının sigorta ürünleri için rekabet unsuru oluşturduğunu vurguluyor. Ekonomik durgunluk ve faiz oranlarının düşmesi durumunda hayat sigortası ürünlerinin cazibesinin azalabileceği ifade ediliyor.

Ayrıca, ticaret politikalarındaki değişiklikler ve keskin tarife artışlarının ticaret finansmanını etkileyebileceği belirtiliyor. Ticaret kredi sigortacıları için risklerin artabileceğini vurgulayan Twelve Securis, sigortalı ticaret hacmine bağlı olarak bu sigortacıların gelirlerinin azalabileceği konusunda uyarıyor. Küçük ve orta ölçekli şirketlerde iflas ve temerrütlerin artması, sigortacılar için maliyetleri ve finansal baskıyı artırabilir.

Tüm bu faktörlere rağmen Twelve Securis, sigorta sektörünün ticaret politikalarındaki değişimlere karşı dayanıklı olmaya devam edeceğini belirtiyor. Yerel odaklı faaliyetleri ve yapılandırılmış yatırım stratejileri sayesinde sigorta şirketlerinin, ekonomik belirsizlik ortamında savunmacı bir yatırım aracı olmaya devam edeceği öngörülüyor.

Yorum yazın