OKS artık daha sürdürülebilir olacak
Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek otomatik katılımla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Yapılan anket çalışmalarında, cayma süresinden sonra sistemden çıkılamayacağına yönelik yanlış algının bulunduğunu belirten Şimşek, bu nedenle TBMM Genel Kurulunda kabul edilen torba tasarıda yer alan değişiklikle, 2 aylık cayma süresinin 6 aya kadar uzatılması hususunun otomatik katılımın daha sürdürülebilir bir sisteme dönüşmesinde büyük rol oynayacağını belirtti.
Şimşek, yaptığı açıklamada, Bireysel Emeklilik Sistemi’nin, ülke içindeki tasarrufların artırılması ve sermaye piyasalarına orta ve uzun vadeli fon kazandırılması açısından son derece önemli bir payının olduğunu ifade etti.
Katılımcıların birikimlerinin yönlendirilmesiyle, kamu ve özel sektör için kayda değer bir kaynak sağlandığını ve ekonomik gelişime katkıda bulunulduğunu, öte yandan bu ekonomik gelişimden katılımcıların da yararlandığını belirten Şimşek, dolayısıyla tüm tarafların kazanç sağladığı bir sistemin yaratıldığına değindi. Şimşek, Bireysel Emeklilik Sistemi için, devlet katkısı teşvikiyle birlikte 2013 yılından itibaren yakalanan olumlu ivmenin, 2017 ve 2018 yılında da sürdüğüne dikkat çekerek, 9 Mart itibarıyla gönüllülük esaslı BES’te katılımcı sayısının 6.9 milyon kişiye, sözleşme sayısının 8.2 milyon adede ve toplam fon tutarının ise devlet katkısı fonları dâhil 80.1 milyar liraya ulaştığını dile getirdi.
Vatandaşların sosyal güvenlik sisteminin sunduğu emeklilik haklarına ek olarak ikinci bir emeklilik teminatına sahip olmasının büyük önem arz ettiğini belirten Şimşek, otomatik katılım uygulamasının 2017 yılının başında yürürlüğe girmesine rağmen, 9 Mart verilerine göre sistem içerisindeki çalışan sayısının yaklaşık 3.9 milyon çalışana ulaştığını ve sistemde bulunanların yaklaşık %60’ının 35 yaşının altında olan çalışanlardan oluştuğuna ve bu durumun, özellikle gençlerin tasarruf yapma eğiliminde olduğunu ortaya koyduğuna dikkat çekti.
Ayrıca, nispeten düşük gelire sahip kesimin sistemde devam etme oranının, yüksek gelire sahip diğer çalışanlara göre daha fazla olduğunu, sistemdeki katkı paylarının %42’sinin kamu çalışanları, %58’inin ise özel sektör çalışanları tarafından aktarıldığını ve 2,3 milyar liralık toplam fon tutarının %64’ünün faiz içermeyen, %36’sının faiz içeren fonlara aktarıldığının gözlemlendiğini belirtti.
İKİNCİL DÜZENLEMELER YOLDA
Son olarak, hem sistemin hem de katılımcıların orta ve uzun vadede kazanım sağlaması amacıyla, yöntem ve süreçlere ilişkin uygulama esaslarının basit hale getirilmesini sağlayacak ikincil düzenlemelerin de çok hızlı bir şekilde hazırlanacağını belirten Şimşek, taahhüt edilen devlet katkılarının nemalanması, cayan katılımcıların 2 yıl beklemeden diledikleri zaman tekrar sisteme girebilme imkanının ikincil düzenlemeye konu olacağını belirtti.