“Kur korumalı mevduattan gelen ek menfaat vergiden muaf olabilir”
EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri ve Vergi Bölümü Şirket Ortağı Levent Atakan, kur korumalı mevduat ürünleri kapsamında elde edilen ek menfaatin kurumlar vergisinden istisna olabileceğini belirtti.
Kur korumalı TL vadeli mevduat hesabı; TL cinsinden USD, EUR ve GBP kurlarının, vade sonunda faiz oranından daha fazla artması durumunda kur farkı koruması sunan vadeli bir mevduat ürünüdür. Üründe tüm ödemeler TL cinsinden yapılırken, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) tarafından açılış ve kapanış kurları esas alınarak kur değişimine karşı güvence (kur değişiminin ödenen faizi aşması durumunda) sağlanır. EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri ve Vergi Bölümü Şirket Ortağı Levent Atakan, kur korumalı mevduat ürünleri kapsamında elde edilen ek menfaat hakkında açıklamalarda bulundu. Atakan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Son dönemde oldukça rağbet gören bir yatırım ürünü olan kur korumalı mevduatlar, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) haftalık verilerine göre, seçim öncesinde 120 milyar dolar değerini gördü. Kurumlar Vergisi Kanunu’nun geçici 14’üncü maddesinin 4’üncü fıkrasında; “Kurumların 31 Mart 2022 tarihli bilançolarında yer alan yabancı paralarını, 31 Aralık 2023 tarihine kadar Türk lirası mevduat ve katılma hesaplarına dönüşümün desteklenmesi kapsamında, dönüşüm kuru üzerinden Türk lirası cinsine çevirmeleri ve bu suretle elde edilen Türk lirası varlığının en az üç ay vadeli Türk lirası mevduat ve katılma hesaplarında değerlendirmeleri durumunda, söz konusu hesapların dönem sonu değerlemesinden kaynaklananlar da dâhil olmak üzere vade sonunda elde edilen faiz ve kâr payları ile diğer kazançlar, kurumlar vergisinden müstesnadır. Cumhurbaşkanı, bu istisnayı 31 Aralık 2023 tarihine kadar her bir geçici vergi veya yıllık hesap dönemleri sonu itibarıyla kurumların bilançolarında yer alan yabancı paralar için ayrı ayrı veya birlikte uygulatmaya yetkilidir” hükmü yer alıyor. Şu ana kadar, Cumhurbaşkanımız tarafından çeyrek dönemlerde bu yetki kullanıldı.
‘TALEBİ ARTIRMAK İÇİN EK ÖDEME YAPILABİLİYOR’
Mevcut kur değişimleri ve faiz oranları dikkate alındığında; döviz dönüşümlü mevduat ürünlerine olan talebi cazip kılmak ve artırmak amacıyla, bankalar tarafından dönüşüm esnasında ek bir ödeme yapılabiliyor. Süreç içerisinde konuya ilişkin çeşitli düzenlemeler yapan TCMB; en güncel düzenlemesinde, ek ödemelerin, kur korumalı mevduat işlemlerinde yapılabileceğini ancak belli sınırlarla kullanılabileceğini belirtiyor.
TCMB, 1 Haziran 2023 tarihli ve E-TCMB.79994717-010.07.01-2318 sayılı yazısında özetle;
- İlave her türlü ödemenin, vade sonunda faiz hesaplamasına dahil edilmesini ve TCMB’ye bildirilmesini,
- Bankalarca kur farkı ödemelerinin faiz ve ek menfaat/getiri toplamı üzerinden yapılması gerektiğini,
- Açılacak/yenilenecek hesaplarda ek menfaatin/getirinin Türk lirası cinsinden verilmesini,
- Söz konusu ek menfaatlerin/ getirilerin vade sonunda ödenmesini (peşin ödeme yapılmaması) belirtiyor.
Konunun vergi tarafında; en azından ödenen tutarın, stopaj uygulaması açısından Gelir İdaresi Başkanlığı’na da iletildiği ancak Gelir İdaresi Başkanlığı’nın şu an için net bir görüş vermediği biliniyor. Bu noktada, kur korumalı mevduat ürünü kullanan ve dönüşüm esnasında ek menfaat elde eden şirketler açısından akla şu soru geliyor; ‘Elde edilen ek menfaat hem son TCMB düzenlemesi kapsamında olduğundan hem de Kurumlar Vergisi Kanunu’nun “diğer kazançlar” maddesinde yer aldığından kurumlar vergisinden istisna olabilir mi?’
‘GELİR İDARESİ’NİN AÇIKLAMALARI TAKİP EDİLMELİ’
Zira ödenen ek menfaatler, konunun asıl sahibi olan TCMB tarafından kur korumalı mevduat ürününün bir parçası olarak kabul edilmek suretiyle düzenlendi. Ek olarak, Kurumlar Vergisi Kanunu’nda da konuyu kapsadığı düşünülen bir madde vardır. Bu doğrultuda, ihtiyatlı olunması ve Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yapacağı açıklamaların takip edilmesi gerektiğini düşünmekle beraber, kişisel olarak;
• Ödenecek tutarın TL cinsinden belirlenerek (hesaplama dahil), kur korumalı mevduat sözleşmesinin hukuki olarak bir parçası olması,
• Döviz dönüşümlü kur korumalı mevduatın vadesinde ilgili tutarın ödenmesi,
• Vadenin bozulması halinde, yapılan ödemenin bankaya geri ödenmesi gibi, ödemenin kur korumalı mevduat ürününün bir parçası olduğunu gösteren güçlü hukuki karinelerin mevcudiyeti, durumundan dolayı, ilave getirinin kur korumalı mevduat ödemesi kapsamındaki vergi istisnası içinde değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.”