Doğru kişiye doğru tazminat…

Doğru kişiye doğru tazminat…

Sigorta sektörünün çatı organı olan Türkiye Sigorta Birliği (TSB) yoğun bir dönemden geçiyor. Hem TSB Başkanı Can Akın Çağlar, hem de Genel Sekreter M. Akif Eroğlu sektörle ilgili her toplantıya katılarak sektörün sesini duyurmaya çalışıyorlar. TSB’nin internet sitesine baktığınızda bunu görebiliyorsunuz. Bu toplantılardan biri geçtiğimiz hafta Ankara’da düzenlendi. Birliğin ana sponsoru olduğu, Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen Trafik Kazasına Bağlı Yaralanmalarda Maluliyet ve Bedensel Zararların Tazmini konulu “Maluliyet Bilirkişiliği Kongresi” sektörün uzun yıllardır büyük zarar gördüğü trafik sigortalarındaki bedensel zararlar konusuna ışık tutması nedeniyle son derece önemliydi. Çünkü trafik kazalarında ölüm ve yaralanma gerçekleşmesi durumunda zamanaşımı 15 yıla kadar sürebiliyor. İşte bu durum, sigorta şirketlerinin bilançolarına “muallak hasar” denilen, geriden gelebilecek hasarlar kalemi yazılmasına neden oluyor. Son yıllarda da bu tazminatları kovalayan bir meslek grubu ortaya çıkmasıyla, “doğru kişiye tazminat ödenmiyor” yönlü birçok tartışmaya ve habere şahit olmaya başladık.

Ankara’da düzenlenen kongreye bu açıdan bakmamızın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Kongreye konuyla ilgili Yargıtay, Sosyal Güvenlik Kurumu, Sağlık Bakanlığı Daire Başkanları, adli tıp uzmanları, sigorta şirketi temsilcileri, sigorta ve tazminat alanındaki profesyoneller, avukatlar, aktüerler ve trafik kazasına bağlı yaralanmalarda maluliyet ve bedensel zararların tazmini değerlendirme süreçlerine dahil olan bilirkişiler katıldı.

Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Rıza Tümer’in “ülkemizde trafik kazasına bağlı yaralanmalarda maluliyet ve tazminat vakalarını değerlendirme sürecine ilişkin durum tespiti yapılması, aksaklıkların ve sorunlu noktaların tespit edilmesi, çözüm önerilerinin ortaya konması ve sahadaki uygulamalara ilişkin ortak bir dil geliştirilmesi gerektiği” yönlü sözleri çok dikkat çekici. Türkiye Sigorta Birliği Genel Sekreteri M. Akif Eroğlu’nun ise “Doğru kişiye doğru tazminat” vurgusunu yapması kongrenin mottosuydu.

Sigorta sektörü olarak hedeflerinin ülkemizde 22 milyon sürücünün yaptırmakla mükellef olduğu trafik sigortasını makul fiyatlarla almalarını sağlamak olduğunun altını çizen Eroğlu, “Bu noktada sebepsiz zenginleşmeye neden olan ve aynı zamanda 22 milyon sürücünün maliyetini artıran tazminatların hakkaniyete uygun olarak verilmesi çok önemli. Sektör olarak doğru kişiye doğru tazminatı zamanında ödemek istiyoruz. Fakat bu konuda karşılaşılan sorunlardan biri de maluliyet tazminatlarında ortaya çıkan maluliyet raporlarında kazayla illiyet bağı olmayan hususların yer almasıdır. Bu nedenle 1969 yılı ‘Çalışma Gücü ve Meslekten Kazanma Güç kaybı’ yönetmeliği mutlaka güncellenmeli ve tazminat hesaplamasında aktüeryal metodolojiye uygun hesaplama standardı getirilerek tekdüze bir yapı getirilmeli” diye konuştu. Evet, yıllardır birileri gerçek tazminat sahiplerinin haklarını gasp ediyor. Bu nedenle “Sigortacı ödemiyor, birileri benim yerime hakkımı arar” diye düşünmeyin. Tazminata aracı olan kişinin, sizin alacağınız tazminatınızı sömürmek amacıyla sizin yanınızda durma ihtimali yüksektir. Aldanmayın.

Yorum yazın