Çip’il & Çip’il gezeceğiz
Elon Musk’ın beyinlerimize çip takmak üzere Temmuz 2016’da kurmuş olduğu nöroteknoloji şirketi Neuralink, insanlar üzerinde yapılacak klinik deneyler için FDA tarafından onayı aldı! Bu gelişme hiç kuşku yok ki insanlık tarihinde çok kritik dönem noktalarından biri!
Kuruluş amacı, insan beyni ve bilgisayarlar arasında yüksek bant genişliğine sahip bir Beyin-Bilgisayar Arayüzü (BCI – Brain Computer Interface), çip oluşturup felç, Alzheimer, parkinson gibi nörolojik bozukluğu olan kişilerin zarar görmüş ya da tamamen yok olmuş fonksiyonlarını geri kazandırmak. İçinde insan saçından 20 kat ince tel iplikler olan küçük bir madeni para büyüklüğündeki çip, robotik cerrahi ile kafatasına implante ediliyor. Takılması yaklaşık 15 dakika sürüyor. Neuralink, 2019 ve 2020’de kamuoyu ile de paylaşıldığı gibi izinli bir şekilde maymunlar ve domuzlar üzerinde denemeler yapılarak geliştirildi.
Nihai hedef ve aslında Musk’ın en büyük hayali ise insanların beynine bilgi upload edilmesi, yapay zekaya beyinden direkt bağlanarak telepatik iletişime geçilmesi. Böylelikle insanların başta çok zahmetli ve uzun zaman alan öğrenme kapasitesinin genişletilmesi. Çiplenmek gizlilik-mahremiyet ihlalleri, beynin hacklenmesi, insanların-kitlelerin manipüle edilmesi, köleleştirilmesi vb. gibi riskler nedeniyle büyük tedirginlik de yaratıyor. Sevgili Ufuk Tarhan bu sözlerle anlatmış çip hikayemizin başlangıcını: “Bu sayede kişi bilgisayardan e-posta gönderebiliyor, alışveriş yapabiliyor. Hatta düşüncelerini yazıya dökebiliyor Pager adlı bir makak maymunu ve Gertrude adlı bir domuzun beyinlerine yapay zekâ mikroçiplerini başarıyla yerleştiren Silikon Vadisi şirketi, The Guardian’ın haberine göre, şimdilerde teknolojiyi insanlarda test edecek bir klinik deneme direktörü arıyor. İşe alım ilanında, “Klinik direktör olarak, Neuralink’in ilk klinik deney katılımcıları ile birlikte çalışmanın yanı sıra en yenilikçi doktorlar ve en iyi mühendislerden bazılarıyla yakın bir şekilde çalışacaksınız.” İnsan vücuduna çip takılması işlemi kısaca şöyle çalışıyor: Bir şahıs ya da şirket Applied Digital şirketine başvurarak 200 dolar karşılığı satın alıyor ve istediği bilşigleri çipe yükletiyor. Naklin yapılacağı kişi, pirinç tanesi büyüklüğündeki çipi büyük bir iğneyle deri altına yerleştirecek doktoruna götürüyor.
Türkiye‘de geçtiğimiz yıllarda yapılan bir araştırmaya göre; Türk halkı bu teknolojinin kendi üzerinde denenmesine yüksek oranda gönüllü değil. Her 5 kişiden 1’iyse yapay zekanın insanlığın sonunu getireceğini düşünüyor. Ve katılımcıların yüzde 80’i yapay zekâ ve tüm biyoteknoloji ürün ve hizmetleri için hukuki düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyor. Buna göre katılımcıların %57’si Neuralink projesiyle beynin karmaşık yapısının deşifre edebileceğini düşünüyor. Projeyi destekleme konusunda daha geri planda kalan kadın katılımcıların beynin deşifre edilebileceğine ilişkin endişelerinin erkek katılımcılara oranla daha yüksek olduğu gözlendi.
Öte yandan projeye dair çok büyük endişe kaynakları da var. Projenin endişelendirdiği katılımcılara nedenleri sorulduğundaysa katılımcıların %60’ı düşüncelerini kimsenin okumasını istemediklerini çünkü bu durumda kendilerini güvende hissedemeyeceklerini belirtti. % 58’i hükümetlerin halkların beynini kendi istedikleri gibi yönlendireceklerini düşünmelerinden, %50’si kişisel verilerinin güvende olacağına inanmamalarından, %47’si ise siber korsanların pek çok amaç için beyinlerini ele geçirip kötüye kullanabilme ihtimalinin olduğunu düşündükleri için Neuralink ve benzeri teknolojilerin kendilerini endişelendirdiğini ifade etti.
Büyük bir uzlaşmayla araştırmaya katılan her 10 kişiden 8’i biyoteknoloji, giyilebilir teknolojiler, deri altına çip uygulamaları ve yapay zekâ gibi teknolojiler konusunda hukuki düzenleme yapılması gerektiğini ifade etti. Katılımcıların %77’si beyne ve vücuda yerleştirilecek çiplerle kişisel verilerinin güvende kalabileceğine inanmadıklarını belirtti. Siz ne dersiniz? Hızla yaklaşan bu değişim rüzgarına hep birlikte hazır mıyız?
