
AXA Gelecek Riskleri raporunda birbiriyle bağlantılı risklere vurgu
AXA’nın her yıl yayınladığı Gelecek Riskleri Raporu’nun 11’inci edisyonu yayınlandı. Gelecekte karşılaşabileceğimiz yeni riskleri araştıran rapor, önümüzdeki 5 ila 10 yıl içinde toplum üzerindeki potansiyel etkilerine dayanarak, ortaya çıkan ilk 10 riskin sıralanmasını isteyen anketin sonuçlarını içeriyor.
AXA’nın her yıl yayınladığı Gelecek Riskleri Raporu’nun 11’inci edisyonu yayınlandı. Gelecekte karşılaşabileceğimiz yeni riskleri araştıran rapor, önümüzdeki 5 ila 10 yıl içinde toplum üzerindeki potansiyel etkilerine dayanarak, ortaya çıkan ilk 10 riskin sıralanmasını isteyen anketin sonuçlarını içeriyor. Raporun bu baskısında hızlı teknolojik ilerlemeler, jeopolitik, güvenlik ve yanlış bilgiye kadar giderek daha fazla birbirine eklemlenen risklerin öne çıktığı bir dünyada riskleri yönetmenin, karar vermenin ve zorlukların üstesinden gelmenin artan karmaşıklığına dikkat çekiliyor.

‘GİDECEK UZUN BİR YOLUMUZ VAR’
AXA CEO’su Thomas Buberl, raporda çoklu krizlerin altının çizildiğini belirterek, “Üst üste üçüncü yılda da iklim değişikliği, jeopolitik istikrarsızlık ve siber güvenlik, uzmanların dile getirdiği endişeler listesinin başında yer alıyor. Yapay zekânın yarattığı risk ise 2023’te olduğu gibi dördüncü sırada yer alıyor. Ayrıca, sahte haberler de birbiriyle bağlantılı yeni bir risk olarak tanımlanıyor. Bu çalışma son olarak, günlük hayatımızda giderek daha fazla hissedilir hale gelen küresel hassasiyet hissinde keskin bir artış olduğunu gösteriyor. İklim değişikliğinin etkileri artık her an mevcut. Aynı zamanda, yeni teknolojilerin hızla ilerlemesi, dünyamızın şekillenmesine nasıl katkıda bulunacakları konusunda endişeleri artırıyor. Sigortacılar bu büyük zorluklara karşı küresel mücadelenin temel aktörleridir. Anketimiz, uzmanların %91’inin ve kamuoyunun %72’sinin, insanları gelecekte ortaya çıkacak risklere karşı korumada çok önemli bir rolümüz olduğuna inandığını gösteriyor. Kuşkusuz, dünyamızı daha güvenli bir yer haline getirmek için daha kat etmemiz gereken uzun bir yol var, ancak hep birlikte gelecekteki riskleri azaltacak yeni çözümler geliştirmek için bu fırsatı değerlendirmeliyiz” dedi.

İLK 3 RİSK
Raporda 2024’ün en önemli ilk 3 riski iklim değişikliği, jeopolitik istikrarsızlık ve siber güvenlik seçildi. İklim değişikliği, dünya genelinde en önemli endişe olarak belirtiliyor. Ancak bu riske karşı toplumun farkındalığı artmaya devam ediyor. İklim değişikliğini ilk 5’e koyan bireylerin %77’si günlük yaşamlarında bu riske karşı kendilerini savunmasız hissettiklerini söylüyor. Bu oran geçtiğimiz yıl %73 seviyelerindeydi ve yine ilk sırada yer alıyordu. Anketi yanıtlayan uzmanları endişelendiren jeopolitik istikrarsızlık riski, bu yıl 2’nci sırada yer alıyor. Bu risk, uzmanların %16’sı tarafından en önemli risk olarak gösterildi. Raporda bu artışın nedenlerinin ise Orta Doğu’da devam eden kriz, Ukrayna’da devam eden çatışma ve artan küresel gerilim, meydan okuma ve korumacılık atmosferi ile bağlantılı olduğu ifade ediliyor. 3’üncü en önemli risk olan siber güvenlik ise geçen yılki sıralamada ikinci sırada yer alırken, bu yıl 3’üncü sıraya geriledi. Ancak bu gerilemeye rağmen pek çok uzmanın ilk 5 riski arasında yer almaya devam ediyor. Bu riske ilişkin endişe, yapay zekânın yeteneklerinde devam eden ilerleme ve jeopolitik istikrarsızlıkla yakından bağlantılı.

UZMANLAR VE KAMUOYU NE DİYOR?
Rapor, uzmanların ve halkın risk profilini de ortaya koyan bir çalışma sunuyor. Bu yılki anketin sonuçları, uzmanların ve kamuoyunun algıları arasında giderek artan bir uyum olduğunu gösteriyor. Her 2 grubun da ilk 10 listesinde 9 ortak risk bulunuyor. Listelere bakacak olursak yeni güvenlik tehditleri ve terörizm her iki sıralamada da yükseliyor ancak kamuoyunu daha fazla endişelendiriyor. Kamuoyu yeni güvenlik tehditleri ve terörizmi sürekli olarak listelerinin üst sıralarına koyarken (2’nci sırada), uzmanların listesinde geçen yıl 16’ncı sırada yer bulan bu risk bu yıl 8’inci sıraya taşındı. Uzmanlar yapay zekâ ve büyük veri ile ilgili riskler (4’üncü sırada) konusunda daha endişeli. Bu risk ilk kez kamuoyunun ilk 10’una girerek son sırada yer aldı. Her iki grubun da ilk sırasında yer alan risk ise iklim değişikliği. Kamuoyu ayrıca kirliliğe (8’inci sırada) de yer veriyor. Uzmanlar ise doğal kaynaklar ve biyoçeşitlilik riskleri (6’ncı sırada) konusunda daha fazla endişe duyuyor.
SİGORTACILARIN ROLÜ
Raporda uzmanların %91’i ve kamuoyunun %72’si sigortacıların yeni ortaya çıkan risklere karşı koruma sağlamadaki rolünün gelecekte çok önemli olacağına inanıyor. Rapor, sigortacıların bu rollerini yerine getirmek için şeffaf olması ve kriz zamanlarında insanlarla güven inşa etmek için etkili iletişim kurması gerektiğine dikkat çekiyor