
Aşırı hava olayları karşısında konut sigortasının güvence altına alınması için harekete geçilmesi gerekiyor
Aşırı hava olayları ve bunlara bağlı kayıpların dünya genelinde artmasıyla birlikte, Cenevre Derneği’nin yeni raporu “Konut Sigortasını Güvence Altına Almak: Aşırı Hava Koşullarına Karşı Maruziyetin ve Kırılganlığın Azaltılması”, gelişmiş ekonomilerde konut sigortasının erişilebilirliği ve karşılanabilirliği konusunda alarm veriyor. Rapor, artan risklerin arkasındaki sosyoekonomik eğilimleri inceliyor ve mülk risklerini azaltmak, yerel dayanıklılığı artırmak için uygulanabilir bir yol haritası sunuyor.
Doğal afetlerden kaynaklanan küresel sigortalı kayıplar artık düzenli olarak yıllık 100 milyar ABD dolarını aşıyor. Bu durum yalnızca iklim değişikliğine bağlı hava olaylarından değil, aynı zamanda yapılaşmanın nasıl ve nerede yapıldığından kaynaklanıyor – riskli bölgelerde, güncel olmayan yapı standartlarıyla ve doğal savunma mekanizmalarını zayıflatan yaklaşımlarla inşa edilen yapılar bu tabloya katkı sağlıyor. Rapor, yeniden inşa maliyetlerinin enflasyon nedeniyle artmasıyla birlikte, bu etkenlerin bazı bölgelerde sigorta erişilebilirliğini kritik bir eşiğe getirebileceğine dikkat çekiyor.
Avustralya, Kanada, Avrupa Birliği, Japonya ve ABD’deki konut sektörlerine ilişkin kapsamlı analizlere dayanan rapor, iki düzeyde eylem öneriyor:
- Kanıtlanmış ve teşvik temelli yerel dayanıklılık stratejilerinin yaygınlaştırılması
- Özellikle mortgage sistemlerinde yapısal reformların uygulanması ve kredi notlarında dayanıklılık unsurlarının dikkate alınması
Rapor, bu sürecin yalnızca sigortacılarla sınırlı kalmaması gerektiğini; ev sahiplerinden kredi kuruluşlarına, hükümetlerden düzenleyici otoritelere kadar tüm toplumun birlikte harekete geçmesi gerektiğini vurguluyor. Risk bazlı sigorta fiyatlandırmasının, mülk hasarlarını azaltacak önlemleri teşvik ettiğine ve konut sigortasının güvenilir bir güvence sistemi olarak kalmasını sağladığına dikkat çekiliyor.
Cenevre Derneği Genel Müdürü Jad Ariss, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Artık aşırı hava olayları gelecekteki bir tehdit değil; bugün hayatları ve iş dünyasını etkiliyor. Ancak elimiz kolumuz bağlı değil. Daha güçlü yapı standartlarına, doğa temelli çözümlere ve iklim dirençli altyapıya acil yatırımlarla insanları ve mülkleri koruyabilir, konut sigortasını erişilebilir ve sürdürülebilir kılabiliriz. Raporumuz gösteriyor ki; dayanıklılık, hükümetler, topluluklar ve sigortacılar iş birliği yaptığında mümkündür. Hareketsizliğin maliyeti, yapılacak yatırımlardan çok daha fazla olacaktır.”
Raporun başyazarı ve Cenevre Derneği İklim Değişikliği ve Çevre Direktörü Maryam Golnaraghi ise şunları söyledi:
“Bulgularımız, hedefe yönelik yerel dayanıklılık önlemlerinin ölçeklendirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor: risk altındaki evlerin ve kritik altyapının güçlendirilmesi, risk bazlı arazi kullanım planlaması ve güncellenmiş yapı yönetmeliklerinin uygulanması; sigorta piyasalarına bağlı olarak mülk değerleme ve mortgage sistemlerinde yapısal reformlar yapılması. Bu değişiklikler – zorunlu risk açıklamaları ve dayanıklılığa dayalı finansal teşviklerle birlikte – davranış değişikliklerini tetikleyerek riski azaltabilir ve konut sigortasını erişilebilir ve karşılanabilir kılabilir.”