Astro günlük 10 Ağustos 2022

 Astro günlük 10 Ağustos 2022

Ruhsal ve kişisel gelişimimiz için bir sürü kitaplar, yazılar okusak da günlük rutinimize uygularken zorlanıyor olabiliriz. Akşam yatmadan önce okuyoruz “evet çok haklı bundan sonra böyle yapacağım” diyoruz sabah oluyor, evden çıkıyoruz o dün geceki huzur yok olup gidiyor. Kendimize, evrene olan inancımızı kaybediyoruz. “Evet her şey çok güzel olacak inanıyorum” diyoruz, işyerinde bir toplantıya giriyoruz tüm sistemimiz çöküyor. “Olmayacak, işe yaramıyor” diye omuzlarımız düşüyor. Bir yanımız inanmaya, ayağa kalkmaya çabalarken bir yanımız yıkılıyor, dökülüyor, pes ediyor. “Beni bırak sen devam et” diyor. Son zamanlarda Merkür’ün Başak burcuna geçmesi, Venüs’ün zorlu açıları, Aslan kapısı, Kova burcu dolunayına hızla sürüklenişimiz derken neye sarılacağımızı ya da bırakacağımızı şaşırdık. Zihnimizin hiç durmadığı günlerdeyiz. İkili ilişkilerimizde, partnerimizle ya da arkadaşlarımızla kimle olursun olsun farklılıklar, konuları masaya yatırmalar, her bir yandan çekiştirmeler, en sonunda ise hiç beklenmeyen tepkiler söz konusu. Geçmişte yaşadığımız olayların sürekli beynimizin içinde canlanması, senaryoların farklılaşıp pişmanlıkların, öfkenin katlanması bizi zor duruma sokuyor. Kendimizi geliştirmek istediğimiz, “artık yapmayacağım” dediğimiz şeylerden biri de bu. Ve her yaptığımızda “yine mi” diye kendimize kızıyoruz. Zamanında bizi çok sinirlendirmiş bir olay aklımıza geliyor sonrasında ise o kişiyle tartışmaya başlıyor, bize söylemediği sözleri söylediğini hayal ediyor, öfkelendikçe öfkeleniyoruz. Biraz kendimizden de bir şeyler katıyoruz ara sıra. O kişiye yılanın çatallı dili gibi sivri sivri cevaplar veriyoruz. Resmen dilimizle dövüyoruz! Peki elimize ne geçiyor? O an belki rahatlamış gibi gelse de aslında o kızgınlığı hatırlamak bize çok zarar veriyor. O an fark ederseniz kalp atışımız hızlanıyor, nefesimiz değişiyor, hatta karşımızda biri varsa ağzımızın yüzümüzün değiştiğini bile gözlemleyebilir! Elbette ki bu duruma bir “dur” dememiz gerekiyor ama biz desek de o kadar alışmışız ki hemen olmuyor. Günlerce sürecek denemeler sonucu zihnimizi, düşündüklerimizi dizginleyebiliriz. Ama bunu yapabiliriz, imkansız değil! Aklımızın olumsuzluklara kayıp gittiğini fark etmek ilk adım olacak. Fark ettiğimiz anda yerine en çok istediğimiz hayalimizi düşünmeye başlayalım. Ne bu alışkanlığı tekrarladığımız için kendimize kızalım ne de devam ettirelim. En kolayı zihnimizi tam tersine çalıştırıp olmasını en çok istediğimiz şeyi düşünmek. Bu şekilde hem havamız değişecek hem de kendimize faydalı olacak “secret” enerjisini çalıştıracağız. Gün içerisinde meditasyon, yoga, reiki yapmak da dinginleşmemize, zihnimizi kontrol etmeyi öğrenmemize yardımcı olur. Uyumadan önce yaparsak uyku kalitemizi artıracak daha iyi uyanmamızı sağlayacaktır.

Sevgiyle kalın.

Cansın Adalı

İlginizi Çekebilir