Açık sigorta ve ekosistemler sektörü yeniden şekillendirecek
Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY, Küresel Sigorta Görünümü 2022 araştırmasını yayınladı. Araştırmaya göre açık sigorta ve ekosistemler, işgücü dönüşümü ve sürdürülebilirlik, kısa vadede piyasayı yeniden şekillendirecek en güçlü trendler olacak.
Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY, sigortacılık sektörünün geldiği noktaya ve önümüzdeki yıllarda izleyeceği yola odaklanan Küresel Sigorta Görünümü 2022 araştırmasını yayınladı. Her yıl düzenlenen araştırmaya göre açık sigorta ve ekosistemler, işgücü dönüşümü ve sürdürülebilirlik, kısa vadede piyasayı yeniden şekillendirecek en güçlü trendler olarak sıralanıyor.
AMAÇ ODAKLI BÜYÜME
COVID-19 pandemisinin sektörde büyük değişimlere yol açtığı belirtilen araştırmada, bu süreçte sektörün beklenmedik gelişmelerle başa çıktığı vurgulanarak, sektörün bazı makroekonomik ve yapısal zorluklara, rekabete ve devam eden teknoloji kaynaklı aksaklıklara rağmen amaç odaklı büyümeye hazır olduğuna dikkat çekiliyor.
COVID-19’un sektörün varlık nedenini bir kez daha gösterdiğini söyleyen ve sektörün amacının sadece küresel ekonomik refah ve artan finansal zenginlik için değil, aynı zamanda insanların en çok değer verdiği şeyleri korumak olduğunu kaydeden rapor, liderlerin alacağı karar ve eylemlerin sektörün geleceğini ve dünya çapında milyarlarca insanın yaşamlarını ve geçim kaynaklarını anlamlı bir şekilde etkileyeceğini belirtiyor. Raporda, son dönemde sektörde önde gelen birçok sigortacının stratejik elden çıkarmalara imza atmasının, sektör için maliyet ve sermaye optimizasyonunun zorunluluk olmaya devam ettiğinin altı çiziliyor.
TEKNOLOJİYE YATIRIM YAPILMALI
Sigorta şirketlerinin temel iş süreçlerini dijitalleştirerek, bulut ortamına geçmelerinin tavsiye edildiği araştırmada, sigortacıların esnek kaynak sağlama modelleri benimseyerek teknolojiye yatırım yapmaları gerektiği ifade ediliyor. Önümüzdeki dönemde sigorta şirketlerinin en umut verici insurtech’lerle ortaklık kurma veya satın alma yoluna gireceğine dikkat çeken rapora göre, bankalar ve varlık yöneticileri de daha fazla koruma ürünü sunacak ve sigortacıları rekabet ve iş birliği arasında seçim yapmaya zorlayacak.
COVID-19 pandemisinin ardından, sektörün amaca yönelik olarak hareket etmesi ve hedeflerine ulaşmaya çalışması gerekiyor. Sigortacıların müşterilerinin yanında olması ve müşterilerin ihtiyacı olan insanlara hizmet verebilmelerini sağlamak için hızlı bir şekilde değişim sürecine girmeleri tavsiye ediliyor. Raporda, sektörün iklim riskinde önemli bir rolü olacağına da dikkat çekiliyor. Açık sigortayı, açık finansmanın alt kümesi olarak tanımlayan rapora göre açık sigorta; açık uygulama programlama arayüzleri (API’ler) aracılığıyla sigortayla ilgili verilerin ve diğer kişisel bilgilerin farklı organizasyonlar arasında paylaşılması ve yönetilmesi anlamını taşıyor. Açık sigorta ile tüketiciler verilerini yönetebiliyorken, hangi işletmelerin bu verileri ne amaçla kullanabileceğini de belirleyebiliyor.
Açık sigortanın tüketicilerin daha iyi ürünlere ve fiyatlara erişmesine olanak tanıdığını ifade eden rapor, dünya çapındaki açık sigorta girişimlerine de yer veriyor.
Bugünü ve geleceği şekillendiren 3 mega trend
Bugüne ve geleceğe yön verecek en güçlü trendlere de yer verilen raporda, açık sigorta ve ekosistemlerin, yeni ve müşteri odaklı bir rekabeti oluşturduğu açıklanıyor. Geleneksel sigortacılık yaklaşımının değiştiği belirtilerek, çalışanlarının yetkinlik ve yeteneklerini iyi tanıyan sigorta şirketlerinin daha başarılı olacağı vurgusu yapılıyor.
Açık sigorta ve ekosistemler, müşteri odaklı bir rekabetin temeli
Değişen müşteri ihtiyaç ve beklentilerine yanıt olarak içinde olduğumuz dönemi ‘ekosistemler çağı’ diye tanımlayan rapor, değişen koşullara karşı uyum sağlayan ve ihtiyaçlar değiştikçe kolay bir şekilde ayarlanabilen ürünlere yönelik talebin arttığını vurgulayarak, ekosistemlerin sektörde daha da önemli bir iş modeli haline geleceğini belirtiyor. Sigortacıların, müşterilerin bu ekosisteme katılmasına yönelik çalışmalara başlaması gerektiğini ifade eden araştırmada, başarılı olmak için ekosistem iş modellerinin tepeden güçlü bir liderliğe ve mevcut pazar konumlarına, marka değerine, iş modellerine, yetenek havuzuna ve teknolojik gelişmişlik düzeyine dayalı açık ve yürütülebilir bir ekosistem stratejisine ihtiyacının olduğu vurgulanıyor.
İş gücü dönüşümünde insan merkezli, teknoloji destekli yaklaşım
Özellikle COVID-19 pandemisinden sonra sigortacılıktaki geleneksel yaklaşımda değişimin yaşandığına dikkat çeken araştırmaya göre; yeni beceriler, geliştirilmiş yetenekler, daha dinamik ve çevik çalışma yöntemleri, daha yoğun iş birliği kültürü ve daha yaratıcı kaynak sağlama modelleri sayesinde yarının en başarılı sigortacıları, insanların ve teknolojinin gücünü en etkin biçimde birleştirenler olacak. Raporda, çalışanlarının niteliklerini ve yeteneklerini daha iyi tanıyan, yapay zekâ ve modernize edilmiş platformları destekleyen sigorta şirketlerinin daha başarılı olacağı da belirtiliyor.
Sürdürülebilirlik; öncülük, yenilik ve bilinçli büyüme için tarihi bir fırsat
COVID-19 pandemisinin doğrudan etkilerinin azaldığını ve iklim değişikliği ile sürdürülebilirlik konularının ön plana çıktığını bildiren araştırmaya göre, ciddi tehditler içeren iklim değişikliği, sigorta şirketleri için aynı zamanda olağanüstü bir büyüme potansiyeli de sunuyor. Araştırma; sektörün, toplumu ve işletmeleri fiziksel risklerden korumanın da ötesinde bir yaklaşımla, daha yeşil bir ekonomiye geçişin öncülüğünü üstlenmesi gerektiğinin altını çiziyor. Önde gelen sigorta şirketlerinin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) sorunlarının ve fırsatlarının tamamını ele almak için somut adımlar attığı ifade ediliyor.