İş yaşam dengesi ve verimlilik

Tükendiğimizde üretkenlik azalır. En yüksek verimlilikte çalışmak için çalışmaya ara vermek gereklidir.

Çalışma hayatında geçirilen kötü bir günün sonucunda, verimsiz bir gün ortaya çıkar. Olumsuz bir ruh hali, stres ve öfke iş performansı için en tehlikeli unsurlardan biridir. Yapılan bir çalışma, yaşanan olumlu duyguların ilgi uyandırdığını ve enerji verdiğini, olumsuz duyguların düşünmeyi kısıtladığını, yeni şeylere ve inisiyatiflere açık olma cesaretini kırdığını göstermiştir. Çalışma hayatlarından memnun olan ve daha olumlu bir bakış açısına sahip çalışanlar daha üretken olma eğiliminde aynı zamanda daha olumlu bir dil kullandıkları ve başkalarının görüşlerine açık oldukları için meslektaşları ile daha iyi bir ilişki içindedirler.

İnsanları iş hayatında pozitif hissettiren şeylerden biri de iş-yaşam dengesidir. ABD’nin en eski iş dergilerinden biri olan Fortune’un yaptığı bir ankete göre, iyi bir iş-yaşam dengesine sahip olduklarını düşünen insanlar, olmayanlara göre %21 daha fazla çalışıyor. Bu da kendileri ve işleri hakkında iyi hisseden insanların daha kararlı ve ilgili olduğunu gösteriyor.

İş-yaşam dengesini nasıl sağlayabilirim ?

İş-yaşam dengesi performans için bir gerekliliktir. Günlük molalar (yürüyüş, bir arkadaşla öğle yemeği, yüzme); aile ve arkadaşlarla yürüyüş yapmak veya araba kullanmak gibi hafta sonu etkinlikleri; yemek pişirme, okuma ve bahçe işleri gibi stresi azaltan ve üretkenliği artıran ev aktiviteleri iş hayatınızda daha verimli olmanıza neden olabilir.

Yapılan bir araştırma, iyi bir gece uykusunun yanı sıra egzersizin başka bir üretkenlik aracı olduğunu ortaya koydu ve gün içinde egzersiz yapanların işte %23 daha üretken olduğunu açıkladı.

İş-yaşam dengesi bilinçli bir enerji, canlılık, ilgi ve şevk duygusudur. Kendini motive etme, olumlu ruh hali, öz saygı, iş-yaşam dengesinin ve kaliteli bir yaşam sürmenin en ayırt edici özellikleridir. Bu konuda başarılı olunamazsa gerginlik, öfke ve depresyon canlılığı azaltır, bizi yorgun, bitkin ve verimsiz hissettirir.

Hepimiz yorgun hissettiğimizde kendimizdeki performans seviyesini biliyoruz. İnsanlar tıpkı akıllı telefonlar gibidir: Yeniden şarj edilmeliyiz, yoksa enerjimiz biter. İnsanlar bir tam iş günü boyunca enerji harcar, fiziksel ve mental olarak çalışır. Bu yüzden her 90 dakikada bir yoğun odaklanma sürecinin ardından maksimum verim sağlanması için 20 dakikalık bir ara vermek gereklidir. Genellikle bu küçük molalar çok yoğun ve bitirmemiz gereken bir iş olduğunda ihmal edilir. Yoğun işler arasında verilecek 10 dakikalık bir mola tüm yorgunluktan kurtulmanıza, stresi azaltmaya ve daha yüksek düzeyde verim göstermeye yardımcı olur.

Bununla birlikte, çok sayıda iş-yaşam dengesi programı mevcuttur. Hepsi, basit ve kaliteli bir yaşam sürdürmek, mutlu olmak ve üretkenliği artırmak için odaklanmanıza yardımcı olur. Aynı zamanda performansı artırır. İş-yaşam dengesi, hem özel sektörde hem de kamu sektöründe çeşitli çalışanlar için büyük önem taşıyan çok önemli bir olgudur. İş rolüne ve kişinin kişisel yaşamına öncelik vermenin ötesine geçer. Bireyin sosyal, psikolojik, ekonomik ve zihinsel iyiliğini etkiler. Zamanla, kaliteli bir yaşama ulaşmak için, performans, moral ve bağlılık açısından gerçekten dikkate değer bir şey olduğu için işimizi ve yaşamımızı dengelememiz gerektiğini sürekli olarak hatırlatmamız gerekir.