Yeni yönetmelik brokerleri ciddi bir şekilde etkileyecek
Hazine Müsteşarlığının hazırladığı Sigorta ve Reasürans Brokerleri Yönetmeliği, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yeni yayınlanan yönetmelik ile sigorta ve reasürans brokerlerin iş süreçlerine pek çok değişiklik geliyor. Yönetmelik, brokerlik faaliyetlerinin çerçevesi ile bu faaliyetlere ilişkin temel ilkeleri düzenliyor. Yönetmeliğe göre, brokerlik faaliyetinde bulunacak gerçek kişilerin Türkiye’de yerleşik olması, medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olması, kasten işlenen bir suçtan dolayı affa uğramış olsalar dahi 5 yıldan fazla hapis veya sigortacılık mevzuatına aykırı hareketlerinden dolayı hapis veya birden fazla adli para cezasına mahkum edilmemiş olması gerekecek. Brokerlik faaliyetinde bulunacak tüzel kişilerin merkezlerinin Türkiye’de bulunması, anonim veya limited şirket şeklinde kurulmuş olması, asgari ödenmiş sermaye şartını yerine getirmiş olması gerekiyor. Yurtdışında kurulu brokerler, Türkiye’de ancak şube açmak suretiyle faaliyette bulunabilecek. Tüzel kişi brokerler için asgari ödenmiş sermaye miktarı şirket türüne göre Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca belirlenen tutardan az olmamak kaydıyla 250 bin lira, faaliyette bulunulacak her bir ruhsat için de ilave 50 bin lira olacak. Aynı zamanda en çok tartışılan maddelerden biri de faaliyette bulunan brokerlerin vadesi üzerinden süre geçmiş olan muaccel borçlar için ayrılması gereken özsermaye miktarları. Yönetmelik ile vadesi üzerinden 1 ile 30 gün arasında gün geçmiş muaccel borçlar için 0.25, 31 ile 60 gün arasındaki borçlar için 0.5, vadesi 61 gün ile 1 yıl arasındaki borçlar için 0.8 ve 1 yıldan fazla geçmiş borçlar için 1 katsayısı ile çarpılıyor ve özsermaye bu tutardan daha az olamıyor. İlgili mevzuat hükümlerine aykırı davrandığı, mevzuatta aranılan şartlardan en az birini kaybettiği, öngörülen şartları sağlamadığı tespit edilen brokerler, müsteşarlıkça uyarılacak. Uyarının ardından ilgili brokerin durumu hakkında yapılan değerlendirme neticesinde, brokerin aracılık faaliyeti müsteşarlıkça 6 aya kadar geçici olarak durdurulabilecek veya ruhsatları iptal edilebilecek. Brokerin faaliyetin durdurulması halinde yeniden başlama tarihinden itibaren 1 yılda mevzuata aykırı davranması halinde ruhsatları sonlandırılacak. Brokerler, 1 yıl içinde bu yönetmeliğe uygun hale gelmek durumunda.
HAZİNE SERMAYE MİKTARINI OTOMATİĞE BAĞLADI
Yeni yönetmeliği değerlendiren Sigorta ve Reasürans Brokerleri Derneği Başkanı Mehmet Genç, yeni yönetmeliğin brokerleri ciddi bir şekilde etkileyeceğini ifade etti. Yeni yönetmelikte, bir öncekine göre en temel farklılığın özsermaye yapısının şekillendirilmesi ile ilgili gelen kriter değişiklikleri olduğunu belirten Genç, “Bu yönetmeliğin brokerleri etkileyeceği bir gerçek. Bunu açıklamak için özsermayenin artışıyla ilgili birinci adımı, daha önce broker şirketini kurarken ana sermaye olarak 100 bin lira konuluyordu, şimdi ise bu miktar 200 bin lira oldu. Ruhsat başına ödenen sermaye 25 bin liradan 50 bin liraya çıktı. Şimdi, yeni yönetmelik ile brokerin üç tane ruhsatı varsa 75 bin lira yerine 150 bin lira ödeyecek. Bu yönetmelikteki bir diğer değişiklik ise şube başına konulan sermaye miktarı. Ticaret kanununda bu zaten zorunlu. Bu brokerlerin sermaye yapısını güçlendiren bir uygulama. Biraz fazla oldu ama Hazine böyle takdir etti bunu” diye konuştu. Asıl önemli konunun ikinci kriter olduğunu söyleyen Genç sözlerine şöyle devam etti: “İkinci kriter faaliyet gelirlerinizin yüzde 10’unu esas alacaksınız görüşüydü. Her yıl bu sermaye yapısını Hazine Müsteşarlığı artıramayacağı için otomatiğe bağladı. Yani geliriniz, komisyonlarınız, danışmanlıklarınızdan gelen gelirleriniz toplamı eğer yılda 10 milyonu buluyorsa yüzde 10’u olarak bu miktar 1 milyon lira oluyor. Burada limitler yükseldi ama uygulamalar şubenin dışında aynı.”
YAZILI AÇIKLAMA YETERİNCE AÇIK DEĞİL
Mehmet Genç, en önemli değişikliğin müşteri borçlarının muacceliyet kazanmasıyla beraber geçen sürelere getirilen katsayıyla ele alınan sermaye artışı olduğunu söyledi. Yazılı açıklamanın açık ve seçik olmadığı ve açıklamaya muhtaç bir anlayış getirdiği için Hazine Müsteşarlığı’nın sözlü olarak verdiği bilgi çerçevesinde açıklama yapacağını söyleyen Genç, “Eğer tahsil edilemeyen gelirlerin toplamı 30 günden sonra muacceliyet kazandığından dolayı, bundan sonraki süre için 1 ile 30 gün arasında toplanamayan paranın 0.25 ile çarpılması, 30 – 90 gün arasında 0.50 ve devamın ile çarpılması ve sermayede gösterilmesi gerekiyor. Bir brokerin ortalama kazancı yüzde 10 olsa, geciken borç yüzünden özsermayeye yüze 25 bir katkı isteniyor. Bu zor anlaşılacak bir konu. Siz zaten brokere yüklüce bir sermaye şartı getiriyorsunuz, bir de piyasadaki borçlar nedeniyle ek sermaye talebinde bulunuyorsunuz.” Değişikliğin uygulamasını izah eden Genç, “Diyelim ki, piyasadaki borç yükü 60 günü geçsin ve 2 milyon lira civarında olsun. Bunun yüzde 50’si 1 milyon lira eder. Sizin sermayeniz faaliyet gelirlerinden dolayı 10 milyonda yüzde 10, yani 1 milyon ise başa baş bir ilaveye gerek yok. Ancak alacağınız rakam gecikmiş 3 milyon liraysa, yüzde 50’si 60 günü geçmişse, bu da 1.5 milyon. O zaman 500 bin lira açık çıkıyor ve bunu özsermayeye eklemek gerekiyor. Yani burada brokerin uzamış olan vadelerin alınamadığı takdirde, poliçelerin iptaline zamanında gitmesi lazım. Hazine bizden bunu istiyor” dedi.
DÜZENLEME ULUSLARARASI ŞİRKETLERİN DE ALEYHİNE
Buradaki en can alıcı sorunun yurtdışı çalışmaları yapan, kurumsal ya da sermayesi düşük brokerlerle ilgili olduğunu aktaran Genç, konu hakkında şunları dile getirdi: “Özellikle yurtdışı çalışmaları yapan büyük brokerlerin frontik yapılarının işleri yurtdışından 7 ay sonra geliyor. Bu poliçelerin ise 7 ay sonra birikmiş miktarı çok yüksek ve bunun tahsilatı çok uzun zaman alıyor. Otomatik olarak bu brokerlerin özsermayelerinin 70-80 milyon lira civarında olması gerekiyor. Bu durumda kendi sigorta şirketlerini kursalar daha iyi. Böyle bir şey gerçekleşemeyeceğine göre uluslararası brokerleri çok etkileyen bir karar. Sermayesi düşük brokerleri ve kurumsal çalışan brokerleri çok etkileyecek. Bireysel çalışanlar kredi kartı ile tahsilat yaptığı için onları çok etkilemeyebilir. Ama diğerlerini çok ciddi olarak etkiler ve uluslararası şirketlerin Türkiye’yi terk etmesine neden olabilir.” Böyle bir maddeye neden ihtiyaç duyulduğunu açıklayan Genç, “Bunun nedeni sigorta şirketlerinin talebidir. Sigorta şirketleri 60 günü geçene, tahsilat zorluğu yaşanan rakamlara bir karşılık ayırıyor. Bu karşılığı da brokerlerle paylaşmak istiyor. Şunu da unutmamak lazım ki, brokerler bir üretici, sermayedar değil, bir aracı kurumdur. Aracı kurumlara bu kadar sermaye yükü getirmek doğru değil” diye konuştu. Sigorta ve Reasürans Brokerleri Derneği Başkanı Mehmet Genç, uluslararası şirketler ve sermayesi düşük şirketler bu konuda zorlanırsa yönetmeliğin bu maddesi için hem iptal davası, hem de yönetmeliği durdurma davası açılabileceğini, büyük bir ihtimalle de böyle bir sonuca gidileceğini söyledi. Genç, “Ancak biz Hazine Müsteşarlığı’nın bir adım atmasını bekliyoruz. Ama bunun süresi sınırlı. Burada aynı zamanda anlaşılır ve uygulanabilir bir sermaye artışı olması lazım. Şu an sıkıntılı olan konu bu” diye konuştu.
DİJİTALLEŞME SEKTÖRE KATKI SAĞLIYOR
“Birçok sektörde önemli bir satış kanalı olan internetin, sigorta satışında da aktif olarak kullanılmasının özellikle orta ve uzun vadede büyümeye olumlu katkı sağlayacağını düşünüyorum. Dijital gelişmeler sayesinde geleneksel müşteri profili, farklı kanalları aynı anda kullanan, dijital ortamdan araştırma yapan, fiyat karşılaştırması yaparak istediği ürünü istediği yerden satın alan müşteri profiline dönüşüyor. Günümüzde teknoloji odaklı kuşağın artık satış kanalı olarak dijital mecraları yoğunlukla kullanmaya başladığını görmekteyiz. Bu müşteri profilini yakalamak isteyen sigorta sektörünün, satın alma süreçleri ve sonrası hizmetler için dijital kanallarını iyileştirme konusunda yoğun bir yatırım sürecine girdiğini söyleyebiliriz. Şirket olarak bizim de bu alanda proje ve yatırımlarımız devam etmektedir. Sigorta sektörünün geleceğini oldukça olumlu görüyoruz.”