TSS’ye talep artmaya devam ediyor

 TSS’ye talep artmaya devam ediyor

Sektörün parlayan yıldızı tamamlayıcı sağlık sigortasına talep artmaya devam ediyor. 2022’nin tamamında 3 milyon 600 bin kişi tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırırken, 2023’ün ilk 4 ayında 3 milyon 430 bin kişi tamamlayıcı sağlık sigortasını tercih etti.

Türkiye Sigorta Birliği (TSB)’nin açıkladığı poliçe rakamlarına göre 2022’de yazılan poliçe sayısı 74 milyon 546 bin oldu. Poliçelerin 71 milyonu hayat dışı şirketler tarafından, geriye kalan 3 milyon poliçe ise hayat ve emeklilik şirketleri tarafından yazıldı. 65 milyon 950 bin poliçe kesilen 2021 yılının aynı dönemiyle karşılaştırıldığında poliçe üretim sayısında %13’lük bir artışın yaşandığı görülüyor. Hayat dışında branş bazında bakıldığında ise 2022’de sektörün parlayan yıldızlarından biri sağlık branşı oldu. Söz konusu branşta poliçe sayısı 2021 yılının aynı dönemiyle karşılaştırıldığında %14,8 artışla 6 milyon 295 bin olarak gerçekleşti. Kârlı olarak büyüyen sağlığın ürünlerinden tamamlayıcı sağlık sigortasına ise talep her yıl daha da artıyor. Sağlık harcamalarının giderek arttığı bu dönemlerde sağlık sistemi içerisinde özel hastanelerden hizmet almak, yüksek tedavi masrafları karşısında kendisine ve ailesine güvence sağlamak isteyenler tamamlayıcı sağlık sigortasını tercih ediyor.

SAĞLIK SİGORTALARINA FARKINDALIK ARTTI

Özellikle pandemiden sonra sağlık sigortalarına olan farkındalık ve bilinç artmışken hızlı gelişimiyle dikkat çeken tamamlayıcı sağlık sigortasında ciddi bir büyüme trendinin olduğu görülüyor.

2023’ÜN İLK 3 AYINDA 3 MİLYON KİŞİ TSS YAPTIRDI

2023 yılının ilk 4 ayında toplam 6 milyon 920 bin kişi sağlık sigortası yaptırırken 3 milyon 430 bin kişi tamamlayıcı sağlık sigortasını tercih etti. 7 milyon 940 bin kişinin sağlık sigortasına sahip olduğu 2022 yılının tamamında ise tamamlayıcı sağlık sigortası yaptıran kişi sayısı 3 milyon 600 bin kişiydi. 2021 yılında toplam 7 milyon 560 bin kişi sağlık sigortası yaptırırken 2020’deki verilere göre %61,5’lik artışla 2 milyon 595 bin kişi tamamlayıcı sağlık sigortasına sahip oldu. 2020 yılında ise 5 milyon 800 bin kişi sağlık sigortalı olurken 1 milyon 600 bin kişi tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırdı. 2019 yılında sağlık sigortasında sigortalı sayısı 5 milyon 690 bin olarak kayıtlara geçerken 1 milyon 354 bin kişi tamamlayıcı sağlık sigortasını tercih etmişti. 2018 yılında ise sağlık sigortalı sayısı 4 milyon 790 bin olurken, 920 bin kişi tamamlayıcı sağlık sigortasına sahip oldu. 2017 yılında tamamlayıcı sağlık sigortası yaptıran kişi sayısı 676 bindi.

KATILIM EMEKLİLİK GENEL MÜDÜRÜ AYHAN SİNCEK:

TSS sağlık hizmetlerinde geniş bir kapsayıcılık sunuyor

“TAMAMLAYICI SAĞLIK SİGORTALARI SAĞLIK HİZMETLERİNDE HALİHAZIRDA GENİŞ BİR KAPSAYICILIK SUNUYOR. ÖTE YANDAN TSS’NİN MÜŞTERİLERİN GENEL TALEP VE İHTİYAÇLARI DOĞRULTUSUNDA HER GEÇEN GÜN DAHA DA GELİŞEN, ZENGİNLEŞEN BİR NİTELİK KAZANDIĞINI SÖYLEYEBİLİRİZ.”

Tamamlayıcı sağlık sigortasında yaşanan büyümeyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Katılım Emeklilik Genel Müdürü Ayhan Sincek, “Son dönemde yaşanan COVID-19 pandemisi ve sonrasında gelen hastalıklar, sağlık hizmetleri ücretlerindeki yüksek oranda artışlar ve benzer gelişmeler, vatandaşların sağlık sigortası ihtiyacına yönelik duyarlılığını gün geçtikçe daha da artırıyor. Tamamlayıcı sağlık sigortası (TSS) alanındaki rakamlara baktığımızda 2018’de 920 bin kişi olan sigortalı sayısının günümüzde 3,5 milyona yakın rakamlara ulaştığını görüyoruz. Tamamlayıcı sağlık sigortalarına teveccüh artarken SGK ile anlaşmalı TSS ağındaki hastane sayısındaki artış, sigortalı artışına paralel olmadığından, daha sistematik bir şekilde hizmet kalitesinin gelişmesi ve teşhis/tedavi süreçlerinin daha hızlı yürütülmesi gibi gelişmelere de imkân sağlamış oldu” ifadelerini kullandı.

‘TSS’YE RAĞBET DAHA DA ARTACAK’

Tamamlayıcı sağlık sigortasında fiyatlamayı belirleyen önemli unsurlardan birinin sağlık hizmeti sağlayıcılarının, enflasyon kaynaklı sabit gider artışlarının yanı sıra TTB’nin ve SGK’nın fiyat politikaları olduğunu belirten Sincek, “Bu nedenle sigortası olmayan bir vatandaşın SGK anlaşmalı bir özel hastaneye başvurusunda ödeyeceği fark tutarı da zaman içerisinde artıyor. Dolayısıyla sağlık sigortası primlerinin de buna paralel olarak artış göstermesi olağan bir durumdur. Özellikle sağlık hizmeti sağlayıcıların fiyat artışlarının belirsizliği nedeniyle vatandaşın daha uygun fiyatlarla sağlık hizmetine olan erişimine olanak veren tamamlayıcı sağlık sigortasına olan rağbetin daha da artacağını düşünüyoruz. Yıllık ödenen prim tutarı ile tüm yıl boyunca tamamlayıcı sağlık sigortası ile hizmet alıyor olmak kişileri daha güvende hissettiriyor” ifadelerine yer verdi.

‘TSS HER GEÇEN GÜN GELİŞİYOR’

Tamamlayıcı sağlık sigortaları sağlık hizmetlerinde halihazırda geniş bir kapsayıcılık sunduğunu kaydeden Sincek, “Öte yandan TSS’nin müşterilerin genel talep ve ihtiyaçları doğrultusunda her geçen gün daha da gelişen, zenginleşen bir nitelik kazandığını söyleyebiliriz. İhtiyaca ve bütçeye yönelik geniş ürün yelpazesi gün geçtikçe büyümeye devam ediyor. Bu bağlamda, sigortalılarımız ve sigortalı adaylarımızın ihtiyaçlarını yakından takip ediyor, yeni ihtiyaçlara yönelik ek hizmetler ile genişletilmiş poliçe yapısına ilişkin çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.

DOĞA SİGORTA GENEL MÜDÜRÜ COŞKUN GÖLPINAR:

TSS’de büyümenin devamını bekliyoruz

“ÜLKEMİZDE SAĞLIK BİLİNCİNİN ARTMASI, SAĞLIKTA HASTANE HİZMETLERİNİN GELİŞMESİ İLE TAMAMLAYICI SAĞLIK SİGORTASINDA BÜYÜME YAŞANDI. GEREK BİREYSEL GEREK DE KURUMSAL ALANDA TAMAMLAYICI SAĞLIK SİGORTASINDA BU BÜYÜMENİN DEVAMINI BEKLİYORUZ.”

Tamamlayıcı sağlık sigortasında yaşanan büyümeyi değerlendiren Doğa Sigorta Genel Müdürü Coşkun Gölpınar, “Sigortacılık risk gerçekleştiğinde bireylerin zor zamanlarında yanlarında olan bir hizmet, sağlık sigortaları da bireylerin hayatlarına direkt dokunan bir alan olduğu için her zaman ayrı bir öneme sahip. Ülkemizde de sağlık bilincinin artması, sağlıkta hastane hizmetlerinin gelişmesi, özel hastane sayısının artması ile uygun bir seçenek olan tamamlayıcı sağlık sigortasında da büyüme yaşandı. Hastalık anında sağlık sigortası desteğine güven gelişmiş durumda. Bu nedenle gerek bireysel gerek de kurumsal alanda tamamlayıcı sağlık sigortasında büyümenin devamını bekliyoruz. Sektöre baktığımızda 2021 yılında 13,1 milyar lira prim üreten hastalık-sağlık branşında 2022 yılında %129,8 artışla 30,1 milyar lira prim üretildi. Tamamlayıcı sağlık sigortalı sayısı 2022 yılı Aralık sonunda bir önceki yıla göre %39 artış göstererek 2,5 milyondan 3,6 milyon kişiye yükseldi” ifadelerine yer verdi.

‘SAĞLIK ENFLASYONU ARTTI’

Pandemi ile birlikte sağlığın ve sağlıklı yaşamanın öneminin daha iyi anlaşıldığını belirten Gölpınar, “Sağlık harcaması dediğimizde gerek acil durumda gerek de uzun vadeli sağlıklı yaşam için harcama yapmaktan kaçınamayız. Sağlık giderleri bireylerin kaçınamayacakları harcamalar kapsamında yer aldığını göz önünde bulundurursak, sağlık riskini sigortalatmak günümüz insanı için en akıllıca çözüm. Ekonomik veriler her sektöre yansıdığı gibi sağlık kurumlarının maliyetlerine de yansıdı. Hastanelerin gerek tetkik gerek de tedavi giderlerindeki döviz bazlı giderlerin ve personel maliyetlerinin artması sağlık enflasyonunun da artmasına yol açtı. Maalesef ülkemizde sağlık enflasyonu genel enflasyon oranının üzerindedir. Örnek olarak; Ocak 2023’te Türk Tabipler Birliği hekim ücretleri tarifesinde %41,4 artış yaptı. Bu artış hastanedeki sadece hekim ve hekimlerin yaptığı işlemlerden aldıkları ücretlere yansıyan minimum artıştır. Bunun dışında hastanenin diğer maliyetlerindeki artışlar da olduğundan sağlık enflasyonu normalin daha da üstünde oluşmaktadır. Oluşan enflasyon ortamında hastaneleri gerek direkt gelen hastadan aldıkları ücretleri gerek de sigorta şirketleri ile yaptığı sözleşmelerle sigortalı için sigorta şirketinden aldıkları ücretleri arttırma yoluna gitmektedir. Bu da ister istemez poliçe primlerine yansımaktadır. Aktüeryal olarak hesaplanan primlerde hem tazminat/prim oranları hem de medikal enflasyon dikkate alınarak prim artışları kaçınılmaz olmaktadır. Hastanelerin tüm hastalardan aldığı ücretler artmış durumda. Yani kişi tedavi masraflarını kendi cebinden ödediğinde yüksek maliyetler ile karşılaşmakta. Bu nedenle tamamlayıcı sağlık sigortasına ilginin devam etmesini bekliyoruz. İşverenler için de çalışana sağlanan çok faydalı bir yan hak olması açısından da önümüzdeki dönem TSS’de büyüme devam edecektir. Bireysel müşterilerin sigortaları olmadığı durumda hastanede ödeyecekleri tutarların daha yüksek olacağı düşünüldüğünde, büyüme hızı aynı olmasa da bireysel sigortalı sayısında da artış devam edecektir. Nitekim 2023 ilk 3 ay verilerindeki artışta da görülmektedir. Sağlık riski ile karşılaşıldığında, risk gerçekleşmeden önce bu güvenceye sahip olunması çok önem arz etmekte” diye konuştu.

CIGNA SAĞLIK HAYAT VE EMEKLİLİK GENEL MÜDÜRÜ PINAR KURİŞ:

TSS daha çok tercih edilmeye başlayacak

“TAMAMLAYICI SAĞLIK SİGORTASININ CEP DOSTU BİR ALTERNATİF OLARAK DAHA ÇOK TERCİH EDİLMEYE BAŞLAYACAĞINI VE BU ÜRÜNÜN TABANA YAYILACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ.”

Tamamlayıcı sağlık sigortasının yakaladığı büyüme trendiyle ilgili açıklamalarda bulunan Cigna Sağlık Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Pınar Kuriş, “Sağlık branşında 2022 yıl sonu verilerine baktığımızda, özel sağlık sigortaları ve tamamlayıcı sağlık sigortaları ile sağlık giderlerini güvence altına alan sigortalı sayısının 6 milyonu aştığını görüyoruz. 2021 yıl sonu verileri ile kıyasladığımızda ise bu ilgi artışının pozitif etkisiyle birlikte sigortalı sayısında özel sağlık sigortaları için %5, tamamlayıcı sağlık sigortaları içinse %39 oranında büyüme yaşandığını söyleyebiliyoruz. Sigorta şirketleri tarafından sunulan sağlık sigortaları devlet hastanelerine ek olarak özel hastanelerde de SGK katılım payı hariç ek ücret ödemeden sağlık hizmeti almak isteyen bireyler için alternatif bir çözüm olabiliyor. Tamamlayıcı sağlık sigortası ise özel sağlık sigortalarına göre daha uygun prim tutarı sebebiyle özellikle SGK’lılar için cazip bir seçenek olarak öne çıkıyor. Diğer taraftan, sağlık hizmetlerine erişimdeki maliyet artışı tamamlayıcı sağlık sigortası primlerine yansıyor. Ancak Cigna olarak, bu durumun tamamlayıcı sağlık sigortasına olan rağbeti negatif etkileyeceğini düşünmüyoruz. Aksine maliyetler arttıkça bireysel erişimin zorlaşacak olması sebebi ile tamamlayıcı sağlık sigortasının cep dostu bir alternatif olarak daha çok tercih edilmeye başlayacağını ve bu ürünün tabana yayılacağını düşünüyoruz” diye konuştu.

‘SAĞLIK SİGORTACILIĞI HER GEÇEN GÜN GELİŞİYOR’

Dünyada sağlık branşındaki gelişmeleri ve yenilikleri yakından takip ettiklerini ifade eden Kuriş, “Araştırmalar da gösteriyor ki, dünyanın birçok ülkesine göre ülkemizin sağlık sistemi oldukça gelişmiş durumda. Sağlık sigortacılığı da aynı oranda her geçen gün gelişimini sürdürüyor. Yurtdışındaki uygulamalara ve sunulan hizmetlere bakarak, sigortalılarımızın ihtiyaçlarını işimizin merkezine koyup, onların ihtiyaçlarına uygun yenilikleri ülkemize nasıl uyarlayacağımız konusunda çalışmalarımıza devam ediyoruz. Tamamlayıcı sağlık sigortalarına olan rağbetin korunmasında bu ürünlerin kapsamının ihtiyaca yönelik olarak yenilenmesinin en öncelikli konulardan biri olduğu görüşündeyiz. Biz de bu vizyon ile ürünümüzü ücretsiz ve indirimli hizmetlerle zenginleştirmeye devam ediyoruz. Klasik sigorta teminatlarına ek olarak sağlıklı ve iyi yaşamı destekleyen check-up, online doktor ve psikolog, online diyetisyen gibi uzmanlık hizmetleri; diş bakım ve göz bakım paketlerini ücretsiz olarak sigortalılarımıza sunuyoruz. Bu hizmetlerle birlikte sigortalılarımız sağlık durumlarını kontrol altında tutarken sağlık giderlerini de azaltabiliyorlar” şeklinde konuştu.

ALLIANZ TÜRKİYE GENEL MÜDÜR YARDIMCISI OKAN ÖZDEMİR:

TSS sağlık sigortasının tabana yayılmasını sağlıyor

“TSS, SAĞLIK SİGORTASININ TABANA YAYILMASINI SAĞLIYOR. BU ÜRÜN SAYESİNDE SEKTÖRÜMÜZ DAHA ÖNCE HİÇ SAĞLIK SİGORTASI İLE TANIŞMAMIŞ BİR KİTLEYE ULAŞIYOR.”

Tamamlayıcı sağlık sigortasındaki büyümeyi değerlendiren Allianz Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Okan Özdemir, “Özellikle pandemi dönemiyle birlikte toplumun sağlık konusunu odağına alması, sağlık sigortalarına olan ihtiyacı daha görünür hale getirdi. Sektördeki şirketler tarafından COVID-19 hasarlarının teminat altında olmamasına rağmen ödenmesi ve Allianz olarak COVID-19 ile birlikte bundan sonra oluşabilecek tüm salgın hastalıkları poliçe teminatlarına dahil etmemizle birlikte branşa duyulan ilgi ve güven ivme kazandı. Sağlık branşı, özellikle tamamlayıcı sağlık sigortalarının (TSS) etkisiyle de önemli bir büyüklüğe ulaştı. TSS, sağlık sigortacılığının büyümesini ve sağlık sigortasının tabana yayılmasını sağlıyor. Bu ürün sayesinde sektörümüz daha önce hiç sağlık sigortası ile tanışmamış bir kitleye ulaşıyor. Penetrasyonu günden güne artan TSS, reel olarak da büyümeyi sürdürüyor” açıklamasında bulundu.

‘SAĞLIK SİGORTALARINDA ÖNEMLİ BİR POTANSİYEL VAR’

Maliyet artışının hayatın her alanında olduğu gibi sigorta poliçelerinin fiyatlarına da yansımaya başladığını kaydeden Özdemir, “Her zaman enflasyonun üstünde seyreden medikal enflasyonun, yüksek enflasyon ortamında daha da tetiklendiği bir gerçek. Sağlık sigortalarının poliçe fiyatları da normal enflasyonun üzerinde seyreden medikal enflasyon nedeniyle artmaya devam ediyor. Sağlık sigortacılığında pandemi döneminde ertelenen tedavi yükü, takip eden dönemde şirketleri ciddi oranda artan tazminatlarla karşı karşıya bıraktı. Artan maliyetlerin etkisi ile de sektörde 2022 yılı sonunda diğer branşlarda olduğu gibi sağlık sigortasında da yatırım gelirleri hariç bakıldığında teknik zarar söz konusu oldu. Yazılan teknik zararlar ve daha önce öngörülemeyen enflasyon seviyeleri için yapılması gereken tarife düzeltmesiyle birlikte fiyatlarda geçmişe kıyasla yüksek seviyede artışlar yapmak durumunda kalındı. Görevlerini yerine getirmeye devam edebilmeleri için sektördeki şirketlerin sürekliliklerini ve finansal güçlerini korumaları, primlerini son dönemde yaşananlara göre ayarlayabilmeleri gerekiyor. Tüm bunlara rağmen sağlık sigortalarında önemli bir potansiyel olduğuna inanıyor, bu alanların vatandaşların ihtiyaçlarına paralel olarak gelişmesi ile birlikte kayda değer bir büyüme gerçekleşeceğini öngörüyoruz” dedi.

‘BÜYÜME İVMESİ ARTMAYA DEVAM EDECEK’

Sağlık sigortacılığı alanında önleyici çözümler sunma ve sigortalıların sağlıklı yaşamlarını sürdürmeleri konusunda yaşam boyu danışmanlık içeren yenilikçi hizmetler geliştirme gibi konuların önümüzdeki dönemde oldukça önem kazanacağını söyleyen Okan Özdemir, “Sağlık sigortaları ayrıca, koruyucu sağlık hizmetlerine ilginin artışı, kronik hastalıkların takibinde giderek daha fazla rol alması, tele sağlık uygulaması, evde bakım, yeni doğan hizmetleri, yaşlı sigortalıların korunmasına yönelik ev içi iyileştirmeleri gibi kapsamı giderek gelişen hizmet anlayışı sayesinde de yakın, orta ve uzun vadede büyüme ivmesini artıracaktır. Allianz Türkiye olarak bu alandaki hizmetlerimizi geliştirmeye devam edeceğiz. Tamamlayıcı Sağlık Sigortası ile birlikte özel sağlık sigortacılığını toplumun her kesimine yaymak için emek veriyoruz” dedi. Pandemi döneminde özellikle sağlık sigortası kapsamında yaşanan dijitalleşme ve online hizmetlerin, tüketiciden büyük ilgi gördüğünün altını çizen Özdemir, “Bu süreçte, “Dr. Allianz” hizmetimizi bir adım öteye taşıdık. Müşterilerimize daha fazla kanaldan hizmet verebilmek amacıyla sesli hizmetimize, online platformlarımızdan yazılı ve görüntülü görüşme seçeneklerini ekledik” ifadelerine yer verdi.

QUICK SİGORTA SAĞLIK SİGORTALARI KOORDİNATÖRÜ ELVAN ATALAY:

ÖSS’den TSS ürününe geçişler olabilir

“ÖSS SAĞLIK GİDERLERİNDE DOLAYISIYLA PRİMLERİNDE BU YIL YÜKSEK ARTIŞLAR GERÇEKLEŞTİ. ALIM GÜCÜNÜN AYNI ORANDA ARTMADIĞI SİGORTALILAR İÇİN ÖSS’DEN TSS’YE GEÇİŞ YAPMAK BİR ALTERNATİF OLDU. ÖSS’DEN TSS ÜRÜNÜNE GEÇİŞLER DEVAM EDECEK GİBİ GÖRÜNÜYOR.”

Tamamlayıcı sağlık sigortasında yaşanan büyümeyle ilgili görüşlerini paylaşan Quick Sigorta Sağlık Sigortaları Koordinatörü Elvan Atalay, “Büyüme oranlarına prim toplamı ve sigortalı adedi olarak bakmak daha doğru olacaktır. Tüm sağlık sigortalarında büyümenin, daha çok primdeki artış oranına bağlı olarak gerçekleştiği görülüyor. Hastane fiyatlarında, medikal enflasyon, döviz ile girdisi olan tüm hizmet ve malzemelerin fiyatlarındaki artış, Özel sağlık sigorta sağlık giderlerinde dolayısıyla primlerinde bu yıl yüksek artışlar gerçekleşti.

‘ÖSS’DEN TSS’YE GEÇİŞ BİR ALTERNATİF OLDU’

Alım gücünün aynı oranda artmadığı sigortalılar için özel sağlık sigortalarından tamamlayıcı sağlık sigortalarına geçiş yapmak bir alternatif oldu. SGK anlaşmalı hastanelerin tüm giderlerinin Sağlık Uygulama Talimatları (SUT) ile karşılanabilme oranı da onların fiyatlarına yaptıkları artışları etkilemektedir. Uzun zaman hiç artış yapılmayan SUT fiyatlarına geçtiğimiz iki yıl içerisinde birkaç kez artış yapılmış olmasına rağmen hastanelerin giderlerine oranla hala ödenen paket ücretleri düşük kalmakta ve bu nedenle alınan fark tutarları, cepten ödemeler veya TSS poliçelerine yapılan hasar ödemeleri için yüksek rakamlara ulaşmaktadır. Bu dönemde sigorta şirketleri bugüne kadar uygulamadıkları yöntemleri uygulamaya başladılar. TSS için network farklılaştırılmasının ardından ayakta tedavilerde katılım payı alan poliçeler tasarlayarak poliçe primlerini daha uygun fiyatlarda tutmaya çalışmaktadırlar. Bu çeşitlilik, herkese uygun poliçe imkânı sunmayı hedeflediği için poliçe yenileme oranlarında düşüşü engelleyip yeni iş kazanmayı da sağlayacaktır. Önümüzdeki dönemde bahsettiğim birçok parametreye bağlı olarak ürün çeşitliliğinin de yardımıyla dengeli bir biçimde üretimin büyümeye devam edeceği düşünülebilir” dedi.

TSS’nin geleceğinin sigortacılık faaliyetlerinin başarısının yanı sıra, ülkenin sağlık politikaları, SUT geri ödeme kurallarına da bağlı olduğunu ifade eden Atalay, “ÖSS poliçe fiyatlarının artması aslında sağlık giderlerinin artmasına paraleldir. Bu durum TSS’nin geçerli olduğu hastaneler için de geçerlidir. SUT fiyatları yeterli olursa, alınacak farklara da sınır koyulabilir ve TSS fiyatlamalarında daha öngörülebilir ve uygun primler mümkün olabilir. Özel sağlık sigortaları primlerinin bu düzeyde devam edeceği öngörülebilir. Bu nedenle yeni işler ile birlikte ÖSS’den TSS ürününe geçişler devam edecek gibi görünüyor. Sağlık sigorta bilincine sahip sigortalılar sigortalı olmaktan vazgeçemeyecekleri için alım güçlerine bağlı olarak TSS veya ÖSS ürünlerinden birini almaya devam edeceklerdir” açıklamasında bulundu.

AVEON GLOBAL SİGORTA SAĞLIK VE FERDİ KAZA DİREKTÖRÜ NİLGÜN KANDEMİR:

TSS ile ilk defa sağlık poliçesi alınıyor

“TAMAMLAYICI SAĞLIK SİGORTASI BÜYÜMESİNDE KAPSAMA ALINAN YENİ MÜŞTERİLERİN BÜYÜK KISMI İLK DEFA SAĞLIK POLİÇESİ ALIYOR. BU DURUM SEKTÖRDE SAĞLIK SİGORTASI PAYINI VE PRİM HACMİNİ ARTIRIYOR.”

Tamamlayıcı sağlık sigortasında yaşanan büyüme hakkında konuşan Aveon Global Sigorta Sağlık ve Ferdi Kaza Direktörü Nilgün Kandemir, “Birçok ülkede uygulanan kamu sağlık sigortalarının kapsamında olmayan veya kamu tarafından kısmen karşılanan giderler için Sosyal Güvenlik Kurumu maliyetlerini azaltmak amacıyla özel sektörün dahil olduğu kamu-özel sektör paylaşımlı denebilecek ikincil bir sigorta olarak ortaya çıkan tamamlayıcı sağlık sigortaları ile sigorta sektörü bireylere daha ekonomik sağlık güvencesi sunmaya başladı. Bu süreci takiben tüm şirketler kendi tamamlayıcı sağlık sigorta ürünlerini çıkardı, pandemi ve sonrasında TSS’ye artan talep ile sektörde ciddi bir paya sahip oldu. Tamamlayıcı sağlık sigorta poliçelerinin her bütçeye uygun primlerle düzenlenebiliyor olması dışında, SGK şartlarının belirleyiciliği olduğu, SGK’nın anlaşma yaptığı özel sağlık kurumlarında hizmet sunan, ihtiyaca göre şekillenen plan alternatifleri, ürüne ek sunulan asistans hizmetleri gibi gelişen artılarıyla oldukça hızlı büyüyen ve halkımız açısından tercih edilen bir ürün artık. Tamamlayıcı sağlık sigortası büyümesinde kapsama alınan yeni müşterilerin büyük kısmı ilk defa sağlık poliçesi alıyor. Bu durum sektörde sağlık sigortası payını ve prim hacmini artırdığı gibi; kamu kurumlarında yaşanan yoğunluklar, eksik kadrolar nedeniyle uzayan süreçler yerine tamamlayıcı sağlık sigorta ürünlerinin güvencesi altında yaşamanın kolaylığını göstermesi, farkındalığı artırması noktasında bir değer yaratıyor diye düşünüyorum. Önceki yıllara göre her alanda olduğu gibi sağlık sektöründeki artan maliyetler, özel sağlık kurum/ kuruluşlarına ödenen tazminat giderlerinin artmasına neden olurken buna paralel sektörde poliçe fiyatlarının artmasındaki en önemli faktörlerden biri oldu. Prim artışları bu büyümeyi etkilemiş görünse de bunu sürdüreceğini, sektörde kişiselleştirilmiş sağlık ürünlerine olan ilginin artmasının, sağlık ihtiyaçlarının çeşitlenmesi ve yeni ürün yapılanmalarını beraberinde getireceğini ve tamamlayıcı sağlık sigorta ürünlerinin sektörün vazgeçilmez ürünü olacağını düşünüyorum” diye konuştu.

‘RİSKLERE KARŞI SAĞLIĞIMIZ GÜVENCEDE OLMALI’

“Pandemiyle birlikte yıldızı parlayan TSS, devlet destekli bir sigorta olsa da pandemi ve sonrasında gelişen ülkemiz şartları içinde pek çok girdisi dövize bağlı olan sağlık hizmet sağlayıcılarının karşı karşıya kaldığı medikal enflasyonun kurum fiyatlarına yansıması, sigortalılarımızın aldığı tüm hizmet kalemlerindeki tazminat maliyetlerimizin artmasına neden oldu” diyen Kandemir, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Tamamlayıcı sağlık sigortasında artan talep karşısında sağlık hizmet sağlayıcılarındaki girdi maliyetlerindeki hızlı artış oranları ve sigortalı sayısına paralel artan şirket tazminat giderlerinin bir sonucu olarak bu oranlar sektörün tamamlayıcı sağlık sigortası primlerine de yansıdı. Öncelikle sağlık maliyetlerinin her geçen gün arttığı bir ortamda herkesin ihtiyaç ve beklentilerine göre ister tamamlayıcı sağlık isterse özel sağlık sigortası yaptırarak olası risklere karşı sağlığını güvence altına almış olması en büyük isteğimiz. Sağlık sigorta alışkanlığı olsun olmasın, sağlık kurumlarından hizmet almak isteyen, olası yaşanacak risklere karşı kendini ve ailesini sigorta güvencesi altına almak isteyen herkes, sağlık maliyetlerindeki artış oranlarının dışında, hizmete ulaşılabilirlik konusunda yaşanan sıkıntılarla her gün karşı karşıya kalmaktadır. TSS’ye olan taleplerinin sadece prim artışları nedeniyle azalacağını düşünmüyorum. Özellikle pandemi ve devamındaki süreçte sağlık en öncelikli konu haline geldi ve yıldızı parlayan TSS’ye olan talep arttı. Bu talebin artış yükselişini devam ettirmesi için sektörümüz, artan maliyetler ve primler karşısında müşterilerin beklenti ve ihtiyaçlarına yönelik çok sayıda yeni planlar, yeni asistans hizmet seçeneklerini sunuyor ve her geçen gün geliştiriyor. O yüzden müşterilerimize, TSS ile sağlık risklerini sigorta kapsamına, bütçelerini ve sevdiklerini korumaya almalarını öneriyoruz.”

GENERALİ SİGORTA GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ERKAN FUAT IŞIKSAL:

TSS sektör için hayati önem taşıyan ürünlerden biri

“TAMAMLAYICI SAĞLIK SİGORTASI İÇERİĞİ VE DAHA BİRÇOK FARKLI AVANTAJI İLE GÜN GEÇTİKÇE DAHA ÇOK KİŞİ TARAFINDAN TERCİH EDİLİYOR. TSS SİGORTA SEKTÖRÜ İÇİN HAYATİ ÖNEM TAŞIYAN ÜRÜNLERDEN BİRİ.”

Tamamlayıcı sağlık sigortasının özel hastanelerden sağlık hizmeti alırken fark ödemek istemeyen sigortalılara yönelik uygun poliçeler ve çözümler sunduğunu vurgulayan Generali Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Erkan Fuat Işıksal, “Tamamlayıcı sağlık sigortası içeriği ve daha birçok farklı avantajı ile de gün geçtikçe daha çok kişi tarafından tercih ediliyor. Son dönemde sağlığa yönelik başlayan eğilim de eklenince hem Türkiye’de hem de dünyada sağlık sigortalarına olan ilgi de giderek arttı. Bu artışta son yıllarda büyük değişimlere neden olan pandeminin de büyük etkisi bulunuyor. Sigortalı sayısındaki artış, özellikle de sağlık sigortasındaki büyüme, sigortalıların bilinç ve farkındalığının da arttığını gösteriyor. Biz de bunu Generali Sigorta olarak kendi bünyemizdeki talep artışından da rahatlıkla gözlemleyebiliyoruz. 2021 Aralık ve 2022 Aralık tarihleri arasında sektördeki toplam TSS prim üretiminde %198 artış gözlemlendi. Generali Sigorta’da ise özellikle Temmuz ve Aralık 2022 aylarındaki poliçe adetlerini karşılaştırırsak %391 oranında önemli derecede ve sektörün üzerinde bir artış olduğunu görebilmekteyiz. TSS sigorta sektörü için de hayati önem taşıyan ürünlerden biri. Bunun için sunduğumuz poliçeler ve hizmetlerle ürünü daha da optimum seviyeye getirmeye çalışıyoruz” açıklamasında bulundu.

‘TSS GENİŞ BİR KİTLEYE HİTAP EDİYOR’

TSS ürününü ağırlıklı olarak özel hastanelerde tedavi görmek isteyen ancak SGK dışında da ödeme yapmak istemeyen kişilerin tercih ettiğinin altını çizen Işıksal, “Genel olarak baktığımızda SGK’sı olan 0-59 yaş aralığındaki herkes ve SGK’ya bağlı işçi, bağ-kurlu, memur gibi devletin sosyal güvenlik hizmeti altında olan bütün çalışanlar tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırabiliyorlar. SGK çalışanıysanız aileniz için de tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırabilir, eşiniz ve çocuklarınızı da güvence altına alabilirsiniz. Bununla beraber kurumlar da kendi çalışanları için tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırabilir. Bu şekilde bakıldığında çok geniş bir kitleye hitap eden, avantajlar sunan bir üründen bahsediyoruz. Bireysel olarak da son dönemde herkesin sağlığına yaptığı yatırım oranları da giderek artış gösteriyor. Sağlıklı bir hayatı destekleyen beyaz eşyalar, küçük ev aletleri, giyilebilir teknolojiler, mobil uygulamalar gibi birçok alanda temel bir eğilim var. Bunu sigorta ürünlerinde de net şekilde gözlemliyoruz. Herkes sağlığını ve geleceğini güvence altına almak istiyor. Bu açıdan bakıldığında TSS ürününe olan ilginin önümüzdeki dönemde daha da artacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

Yağmur Ceren KURAL

yagmur@sigortacigazetesi.com.tr

İlginizi Çekebilir