
Savaş Riski ve Nakliyat Sigortacılığı paneli gerçekleşti
Sigorta Tatbikatçıları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Faruk Ömrüuzak’ın moderatörlüğünü yaptığı “Savaş Riski ve Nakliyat Sigortacılığı” başlıklı panel 20 Nisan tarihinde online olarak gerçekleştirildi.
Sigorta Tatbikatçıları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Faruk Ömrüuzak’ın moderatörlüğünü üstlendiği, Piri Reis Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Samim Ünan, Kaptan Murat Işıklı ve Türk Reasürans A.Ş. Özel Riskler Yönetim Merkezi ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Çağrı Çulha’nın konuşmacı olarak yer aldığı “Savaş Riski ve Nakliyat Sigortacılığı” başlıklı panel 20 Nisan tarihinde online olarak gerçekleşti.
Panel, Kaptan Murat Işıklı’nın sunumuyla başladı. Savaşın yanı sıra, iç savaş, ihtilal, ayaklanma, yağmalama, alıkoyma gibi olayların da savaş benzeri haller olarak değerlendirildiğini belirten Işıklı, “Deniz taşımacılığında gemi ve taşınmakta olan yükü açısından değerlendirildiğinde, bir savaş veya savaş benzeri hallerin varlığı söz konusu olduğunda, bir gemiye ve yüküne kamu otoriteleri tarafından el konulabilir ve kamulaştırılabilir. Özellikle yağma ve el koyma rizikosu gerçekleştiğinde sadece yağma edilen veya el konulan gemi ve yükün üzerindeki egemenlik veya mülkiyet haklarından yoksun kalındığı için genellikle sigortacılar açısından bu husus tam zıya ile değil hükmi tam zıya ile sonuçlanmaktadır. Zira gemi ya da yük fiziki olarak yok olmamış ancak gemiyi ve yükünü yeniden elde etme olasılığının bulunmaması ve hukuki anlamda geminin mülkiyet hakkından yoksun kalınması nedeniyle geminin ve yükün tam zıya olduğuna hükmedilmektedir” dedi.
Işıklı sunumunun devamında, savaş durumunda “Tekne Makine Sigortaları”, “Tekne Grev Harp Sigortaları”, “P&I Sigortaları”, “Emtia Sigortaları”, “Yat Sigortaları” ve “Taşıyıcı Sorumluluk Sigortaları”nı değerlendirdi.
‘TEMİNAT DIŞI HALLER SÖZ KONUSU’
Piri Reis Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deniz Hukuku ve Sigorta Hukuku Öğretim Üyesi Prof. Dr. Samim Ünan, “Savaş Rizikoları” başlıklı sunumunda deniz hukuku ve deniz taşımacılığı kapsamında savaş rizikolarını anlattı. 1929 tarihli Türk Ticaret Kanunundan başlayarak riziko kavramının günümüze kadarki kapsamını anlatan Prof. Dr. Ünan, tekne poliçesi genel şartlarında teminata dâhil ve istisna edilen rizikoların özel şartlarla belirleneceğinin öngörüldüğünü belirtti. Ünan, özel şartlarla ilgili olarak “1995 tarihli ITCH’e (Institute Time Clauses Hulls) baktığımızda bir üstün kural öngörüldüğünü görüyoruz. Savaş ve savaşla birlikte telakki edilen rizikolar teminat dışı. Yüke baktığımızda ICC’de (Institute Cargo Clauses) de teminat dışı bırakılıyor. Özel olarak bu teminatı satın aldığınızda bu rizikolara karşı korunuyorsunuz” diye konuştu.
Esas olarak savaş rizikolarının teminat dışında kalmasından dolayı deniz rizikosuyla savaş rizikosunun nasıl ayırt edileceği noktasında bir sorunun ortaya çıktığını aktaran Prof. Dr. Ünan, “Savaşın en tipik tezahürü diyebileceğimiz silah kullanılması ve silahla zarar verilmesi durumları savaş rizikosu kapsamında yer alıyor olacak. Ancak savaş benzeri harekât dediğimiz durumlarda bir tereddüt ortaya çıkıyor” dedi. Savaş benzeri harekâtın savaş öncesinde de sonrasında da olabileceği söylenen bir kavram olduğunu belirten Prof. Dr. Samim Ünan, günümüzde bunun bir daraltmaya konu olacağı yorumunun yapıldığına dikkat çekerek örnekler üzerinden hangi hususların savaş benzeri harekât hangilerinin ise deniz tehlikesi sayıldığını anlattı. Prof. Dr. Ünan savaş rizikosu kapsamındaki zapt, haciz, el koyma engelleme gibi hallere de değindi.
“Tekne savaş teminatı alındığında her durumda savaş rizikosu kapsamında değerlendirilebilecek bütün hususlar sigorta kapsamında ödenmiyor. Olabilecek birtakım zararlı sonuçların ödenebilmesi için istisnalara da girmemesi gerekiyor” diye konuşan Prof. Dr. Ünan, tekne savaş teminatının ve yük savaş teminat dışı kalan hallerini de paylaştı.
‘TEKNELERİN SAVAŞ RİZİKOSUNU SİGORTA ETTİRMESİNDE FAYDA VAR’
Geçtiğimiz günlerde Odesa önlerine Rus donanması ve çıkarma birliklerine karşı savunma amacıyla yerleştrilmiş olan ancak zincirlerinin kopması sonucu Karadeniz’de dolaşan serseri mayınlarla ilgili Türkiye’de görülen mayınlarla ilgili olarak şu yorumda bulundu: “Bağını koparıp buralara kadar sürüklenmiş olan mayınlar dolayısıyla bir zarar meydana gelirse tekne poliçesi herhangi bir şey ödemeyecek. Teknelerimizin mutlaka savaş rizikosunu sigorta ettirmesinde fayda var. Aksi halde karşılanamayacak birtakım zararlarla karşı karşıya kalınması söz konusu olabilir. Savaş teminatı varsa bu mayına çarpma hali ve bundan kaynaklanan zarar teminat kapsamında olacak.”
Prof. Dr. Ünan son olarak savaş rizikosunun teminatının sona erdirilmesi ve savaş sorumluluk teminatı hakkında değerlendirmelerde bulunarak sunumunu tamamladı.
‘KATALİZÖR ETKİSİ YARATMAYI AMAÇLIYORUZ’
Prof. Dr. Samim Ünan’ın sunumunun ardından Türk Reasürans A.Ş.’de Özel Riskler Yönetim Merkezi ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Çağrı Çulha, “Rusya Federasyonu’na ve Ukrayna’ya yapılacak seferlerde verilecek teminat kapsamına ilişkin bilgilendirme” sunumunu gerçekleştirdi. Özel Riskler Yönetim Merkezinin neden kurulduğu ve şu anki duruma nasıl cevap verdiği, deniz ve hava nakliyat süreçlerinde hem deniz hem de hava taşımacılığını yapan araçlarla ilgili global durum, taşınacak yüklerle ilgili alınacak teminatların durumu ve son olarak Özel Riskler Yönetim Merkezi’nin bu sorunlara çözüm bulabilmek için nasıl yapılandırıldığı ve planları olmak üzere dört ana başlık üzerinden sunumunu gerçekleştirildi. Özel Riskler Yönetim Merkezi’ni özellik arz eden risklerin teminatlandırılması amacıyla olağanüstü durumlarda bir yapı kurabilmesi amacıyla kurulan tüzel kişilik olarak tanımlayan Türk Reasürans A.Ş.’de Özel Riskler Yönetim Merkezi ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Çağrı Çulha, “Özel Riskler Yönetim Merkezi’nin içerisinde yönettiğimiz tıbbi kötü uygulama, maden ferdi kaza gibi havuzlar ve ürünler bulunuyor. Özel Riskler Yönetim Merkezi’nin esas faaliyet alanı şu andaki duruma pozisyon almak şeklinde. Bu minvalde yakın zamanda deniz nakliyat ve hava nakliyat araçlarının teminatlandırılması kapsamında bir görevlendirme yapıldı. Görevlendirme sonrası kargo taşımacılığında ithal edilen tarımsal ürünlerin harp teminatı verilmesiyle ilgili süreci bundan yaklaşık bir ay önce başlattık. Bu çalışmanın benzerliğini diğer kapsamlara da yapmayı hedefliyoruz. 31 Aralık 2022 tarihine kadar geçerli görevlendirmemiz, bu sürecin tamamlanmasına kadar ola periyotta çalışmalarımızı gerçekleştirerek hem kamu menfaatini korumak hem de özel müteşebbislerin ihracat potansiyelindeki devamlılığı sağlayabilmek ve ithalat süreçlerini aksatmadan sürdürebilmek adına bir katalizör etkisi yaratmayı amaçlıyoruz” dedi. Çulha, Özel Riskler Yönetim Merkezi’nin teminat kapsamları ve süreçler hakkında bilgilendirmelerde bulunarak sunumunu tamamladı.
Çulha’nın sunumunun ardından Sigorta Tatbikatçıları Derneği (STD) Başkanı Fahri Altıngöz, STD adına panelistlere teşekkürlerini iletti. Panel, soru cevapların ardından sona erdi.