Öğretmenlik aranan bir meslek haline getirilmeli

BİRKAÇ ay önceki bir yazımda Polonya’nın eğitimde yaptığı çok önemli atılımı öğretmen kalitesini yükselterek elde ettiğini örnekleri ile vermiş idim. Eğitimde kaliteyi yakalamak için yapılması gereken en önemli hamle öğretmen kalitesini artırmaktır, bunu başarmanın yolu da öğretmenliğin aranan bir meslek haline getirilmesidir.
Türk Eğitim-Sen’in, öğretmenlerin ekonomik, sosyal ve mesleki sorunlarını tespit edebilmek için yaptığı bir anket çalışmasının sonuçlarına bakalım.
* Öğretmenlerin yüzde 49.7’si 2.140 – 2.300 lira arasında yüzde 30.3’ü 2.301- 2.500 lira arasında para kazanıyor. Yüzde 84.2’sinin maddi durumunu ‘orta ve zayıf’ olarak tanımlıyor.
* Yüzde 93.9’unun kredi kartı var. Ancak yüzde 49.9’u her ay kredi kartı borcunun yalnızca bir kısmını ödeyebiliyor.
* Yüzde 81.4’ü son 5 yıl içerisinde bankalardan kredi almış. Yüzde 14.8’i bankaların kara listesine girmiş.
* Yüzde 24.8’inin bankalara 50 bin lira den fazla borcu bulunuyor.
* Yüzde 22.3’ü ödemeleri ve zaruri harcamaları yaptıktan sonra ay sonunda elinde hiç parası kalmadığını söylüyor.
* Yüzde 33.3’ü şans oyunlarına umut bağlamış. Yüzde 2.5’i tefeciye borçlanmış.
* Yüzde 32.8’i borçları nedeniyle herhangi bir malını kaybetmiş (altın, döviz, araba, ev, arsa)
* Yüzde 77.1’i öğretmenlere yönelik şiddet olayları nedeniyle can güvenliğinden endişe ediyor.
* Yüzde 93.3’ü okulunun herhangi bir ihtiyacını gidermek için kendi cebinden para harcadığını söylüyor.
* Yüzde 26.8’i ek iş yapıyor. Yapılan ek işler arasında boya/badana, tamirat, alım – satım, taksicilik/şöförlük, pazarcılık/işportacılık yer alıyor.
* Yüzde 81.7’si mesleğini AB ülkelerinden birinde yapmak istiyor.

Bu tür anketlere verilen cevaplar genellikle bir miktar kızgınlıkları gösterse de, öğretmenlerin durumlarının ne kadar iç açıcı olmadığının bir göstergesi. Öğretmenlik mesleği itibarlı, gözde ve maaşı düzgün hale getirilirse kesinlikle kalite de kendiliğinden oluşur. Bu kaliteyi yakalamadan eğitimde bir atılım yapmamız söz konusu olamaz.
Öğretmen yetiştiren okullarımız gerçekten başarılı mı, öğretmen adayları yeteri kadar donanımlı mı, bir de buna bakalım.
Öğretmen olarak atanmak isteyenlerin katıldıkları Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) neticelerine bir bakalım.
50 soruluk testlerde:
* Fen Bilimleri testi başarı oranı yüzde 26.98
* Matematik ve Fizik’te başarı oranı yüzde 33.
* İngilizce’de başarı oranı yüzde 26.77.
* Sosyal Bilgiler’de başarı oranı yüzde 25.63
* Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi başarı oranı yüzde 25.09
* Biyoloji’de başarı oranı yüzde 19.44.
* Kimya’da başarı oranı yüzde 19.84.
Rakamlar kendini ele veriyor. Demek ki öğretmen adayları yeterli bilgiye sahip değiller. Peki bunların okuttuğu talebeler ne kadar iyi yetişebilirler? Dönüp dolaşıp aynı kısır döngünün içerisine giriyoruz. Cevap çok basit iken, hangi ders kaç saat okunsun falan gibi teferruatla uğraşmak boşuna. Eğitimde kaliteyi yakalamak için en başta kaliteli ve iyi donanımlı öğretmen yetiştirmeliyiz. Öğretmenliği aranan bir meslek haline getirmeliyiz.