Kıdem tazminatı fonunun işletilmesinde BES favori aday
Kıdem tazminatı fonuna ilişkin en çok dillendirilen sistem tasarısı olarak, İşsizlik Sigortası Fonu gibi işleyecek olan bir “Kıdem tazminatı fonu” oluşturulması. Bu tasarıyla; işverenler, çalışan tüm işçileri için her ay belirli bir oranda prim ödeyecek. Fon’da biriken primler, Emeklilik Gözetim Merkezi tarafından denetlenecek ve yine Emeklilik Gözetim Merkezi aracılığıyla primlerin yönetileceği şirket seçilebilecek. Ayrıca, belirli bir süre sonunda, işçinin işten çıkış nedeninden bağımsız olarak, biriken tazminat tutarının işçiye direkt olarak ödenmesi öngörülüyor. Bu sayede, işçinin kıdem tazminatını kaybetme endişesi ortadan kalkmakla beraber, kıdem tazminatını almak için işverenle değil, fonu yöneten şirketle muhatap olunması düşünülüyor.
Ancak işçinin de, işverenin de bu sistem ile ilgili bazı çekinceleri var. Bugünkü sistemde, kıdem tazminatı tavanın altında olmak koşuluyla, her 1 yıllık kıdemin karşılığı 1 aylık brüt ücret olmasına rağmen, yeni sistemde işçilerin kıdem tazminatlarının yaklaşık olarak yarı yarıya azalacağı düşünülmekte.
İşveren tarafından bakıldığında, mevcut uygulamada işverenler, işçilerinin yalnızca yüzde 8 – 10’una kıdem tazminatı ödüyor. Gerçekleşmesi düşünülen yeni sistemde ise, işverenlerin tüm işçiler için her ay belirli bir oranda prim ödemek zorunda kalacaklarından, fazladan bir maliyet altına girme durumunun oluşacağından endişe edilmekte.
Kıdem tazminatı sisteminde fonlu yapıya geçilmesi halinde fonun yönetiminde en büyük adayın halihazırda fonlu sistemi en iyi şekilde işleten Bireysel Emeklilik Sistemi olduğu aşikâr. Hâl böyleyken, Bireysel Emeklilik Sistemi’nin yaygınlaşmasına yönelik müjdeli bir haber de Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’dan geldi.
KIDEM TAZMİNATINA BES MODELİ
Babacan, BES’te yapılan kesintilerle ilgili yeni bir düzenleme üzerinde çalışıldığını ve bunun da Bireysel Emeklilik Sistemi katılımcılarının lehine olacağını açıkladı. Bu düzenlemeyle birlikte, sistemden kısmi çıkış yapmak ve mücbir sebeplerden dolayı erken ayrılmanın önü açılacak. Mücbir sebeplerin yanı sıra, Bireysel Emeklilik Sistemi katılımcıları, ilk evlerini almak için kredi çekmek yerine, sistemde birikmiş olan paralarının bir kısmını kolayca alabilecek ve sistemde kalan para ise nemalanmaya devam edecek.
Bireysel Emeklilik Sistemi’nin kurulmasından bu yana, en çok tartışılan konulardan biri de, katılımcılardan yapılan kesintilerdi. Bu nedenle, 2013 yılında söz konusu kesintilere üst sınır getirildi. Buna göre, para piyasaları fonları için yıllık yüzde 1.09, kamu/özel sektör, uluslararası borçlanma araçları, endeks fonları için yüzde 1.91, hisse senedi ve diğer fonlarda ise yüzde 2.28 oranında kesinti uygulanıyor.
Üzerinde çalışılan yeni düzenleme ile şu an alınan kesinti oranları bir miktar daha aşağıya çekilecek gibi görünüyor. Böylece katılımcıların birikim tutarlarının daha da artırılması ve Bireysel Emeklilik Sistemi’nin daha cazip hale gelmesi amaçlanıyor.
Tabloyu Görüntülemek için Tıklayınız.