Hüseyin Alp ve yayın piyasası…

BU yazıda yine gençlik yıllarıma döneceğim. Benim gençlik yıllarımda Türkiye’de ünlü bir basketbolcu vardı; Hüseyin Alp. Bugün bile Hüseyin Alp’i hatırlamamın birçok nedeni var. Hüseyin Alp 2.14 metre boyunda, o güne göre adeta bir devdi; nitekim daha sonra Yeşilçam filmlerinde dev rolü de oynadı…
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) basketbol takımı 1961 yılında Türkiye’nin en uzun boylu insanını bulmak için harekete geçti. Ve sonuçta 1935 yılında Sivas’ın Kangal ilçesinde doğan Hüseyin Alp’i bulup, 26 yaşında basketbola başlattılar. Alp, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Altınordu’da basketbol oynadı. 73 kez Türkiye Millî Basketbol Takımı forması giydi. 1983 yılında İstanbul’da yaşamını yitirdi.
Spora geç başlaması ve fiziki özellikleri nedeniyle Hüseyin Alp oldukça hantal bir sporcuydu. Koşarken zorlanırdı. İTÜ topu kaptığında Hüseyin Alp karşı potaya koşar ve arkadaşlarının ona verdiği topu potaya bırakırdı. Bu sırada Alp’e faul yapılırsa da faul atışı kullanırdı. Ama bugünkü gibi değil. Hüseyin Alp faul atışlarını karpuzlama yapardı; yani aşağıdan yukarıya, tıpkı karpuzcuların tarladan kamyona aktardıkları gibi…
Bunlar benim Hüseyin Alp’le ilgili anımsadıklarım. Onu hiç tanımadım. Ama tanıyan biri; milli takım arkadaşı Emin Kemal Özer onu şöyle anlatıyor: “Hüseyin Abi köyünde hayatını tarlada geçirdiği için vücudunun üst kısmı çok gelişmiş ancak bacakları zayıf kalmıştır. Bu nedenle top oynarken sıkıntı yaşamıştır. Çok esprili şaka kaldıran dost bir insandı. Ama zeka seviyesi de çok üst seviyedeydi. Tiran’da Bulgaristan ile maça çıkacağız. İki takım da salonun yanındaki ısıtılmış bir salonda ısınma hareketleri yapıyor. Bulgarlar Hüseyin Alp’i kesiyorlar. O tarihte Bulgarların Danev diye 2.08 boyunda bir pivotu var, 140 kilo her maçta 25-30 sayı yapıyor. Hüseyin Abi, ‘Danev pek kuvvetli görünmüyor’ dedi. Ben tercüme ettim. Danev geldi şaka yollu Hüseyin Abi’yi kollarından tuttu itmeye başladı. Hüseyin Abi onu durdurmaya çalışıyor ama başaramıyor. Danev bizimkini ite ite kapıya kadar götürdü ve ayrıldılar. Sahaya çıkacağız baktım Hüseyin Abi gülüyor. ‘Abi ne iştir’ dedim. ‘Kollara bak’ dedi. Danev’in kolları omuz dirsek arasında mosmor olmuş. ‘O bugün sayı zor yapar’ dedi. O gün Danev sadece 6 sayı yaptı, biz Bulgaristan’ı yendik Balkan 3’üncüsü olduk.”
Türkiye basketbolunun devi Hüseyin Alp’i hasretle yad ettikten sonra bir başka konuya geçelim.

YAYIN PİYASASI FENA DEĞİL
Her şeyin kötüye gittiği bir ortamda Türkiye’de yayın piyasasının durumu hiç de kötü değilmiş. Türkiye Yayıncılar Birliği’nin aktardığı verilere göre, 2016 yılında Türkiye’de kitap üretimi yüzde 7.4 arttı, kişi başına 8.4 kitap düştü.
9-15 Ocak 2017 tarihlerinde Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Çukurova 10. Kitap Fuarı’nın basın toplantısında konuşan Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Metin Celal Zeynioğlu, 2016 Türkiye yayıncılık verileriyle ilgili bilgi verdi.
Milli Eğitim Bakanlığı ve Yayımcı Meslek Birlikleri Federasyonu verilerine dayanılarak hazırlanan, 2016 yılına ait Türkiye yayıncılık verilerine göre geçtiğimiz yıl toplam 666 milyon 865 bin 579 kitap üretildi. Milli Eğitim Bakanlığı 2016 yılında ilk ve orta öğretim öğrencilerine 262 milyon 736 bin 286 adet ücretsiz ders kitabı dağıttı.
78 milyon 741 bin 53 kişinin yaşadığı Türkiye’de kişi başına 8.4 kitap düştü. Bu sayı 2015’te 8’di. Açıklamaya göre üretilen kitap adedinde yüde 7.4’lük artış olduğu belirtiliyor.
Uluslararası Yayıncılar Birliği’nin (IPA) verilerine göre Türkiye dünyanın en büyük 11. yayıncılık sektörü ve üretilen yeni kitap çeşidinde yine 11. sırada yer alıyor.
Üretilen kitap kadar içerik de önemlidir diye bir hatırlatma yapıp, esen kalın diyorum.

 

Hüseyin_Alp

Yorum yazın