Cool Sigortacılık (2)
BİR önceki yazıda, “cool” olmak kavramına değinmiş ve sigorta sektöründen bazı örnekleri paylaşacağımı yazmıştım.
Öncelikle sigorta sektörünün doğası gereği, cool olma noktasında bazı dezavantajlar ve bariyerler olduğunu kabul etmek lazım. Ama buna karşılık, geleneksel yaklaşımın dışına çıkabilme cesaretini gösteren, farklı bir tarz ortaya koyabilen, yenilikçi, yaratıcı, trend belirleyici olabilen veya en azından buna cesaret eden örneklere rastlamak da mümkün.
***
Bir şirketin web sitesinden aracınız için teklif almaya çalıştığınızda, beklentiniz kolaylık, hız ve iyi fiyat olur. Peki, tüm bunlara ek olarak, şirketin kendi teklifinin yanında, ana rakiplerinin fiyatını da web sitesinden sizinle paylaşmasına ne dersiniz? Progressive firması, müşterilerine bu hizmeti yıllardır veriyor.
İngilizce’de “ilerici, yenilikçi” anlamına gelen Progressive şirketinin ismi ile felsefesi gerçekten örtüşüyor. Özellikle veri yönetimi, iş analitiği, teknoloji kullanımı konularına odaklanan Progressive, tarife altyapısına öyle güveniyor ki, rakiplerin fiyatını kendi web sitesinden paylaşmakta sakınca görmüyor.
İlk başta bu uygulama tuhaf geliyor. Sonrasında, arkasındaki mantığı ve şirketin yaklaşımını anlayınca, fikriniz değişiyor. Her teklifte en ucuz olmak gibi bir endişeleri yok. Sadece hedefledikleri müşteri segmentinde rekabetçiler ve bunu rakiplerin fiyatını da paylaşarak gösteriyorlar. Risk olarak cazip bulmadıkları müşterilerin ise, rakipleri tercih etmesinde sakınca görmüyorlar. Hatta böylece, bu müşterileri en ucuz fiyatla rakiplerine yönlendirmiş oluyorlar.
ABD pazarında çok yaygın olan karşılaştırma siteleri sayesinde, şirketlerin fiyatını öğrenmek zaten mümkün. Dolayısıyla, Progressive hem müşterisini zahmetten kurtarıyor hem de cesaretini ortaya koyuyor. Şeffaflık, güven, müşteri memnuniyeti ve stratejik anlamda dikkat çekici ve akıllı bir uygulama.
Progressive, aynı zamanda oto sigortalarında “kullanıma göre öde” sistemini en yaygın kullanan ve bu alanda inovatif bir şirket. “Snapshot” adıyla, araç kumandası büyüklüğündeki bir cihaz geliştirmişler. Bunu, yeni model araçların tamamında mevcut olan diagnostik soketine takarak, hem araç kullanım stilinizi öğreniyor hem de riskinize göre daha indirimli poliçe yaptırabiliyorsunuz.
***
Bir diğer örnek, Geico şirketi. Ünlü yatırımcı Warren Buffet’in sahip olduğu Berkshire Hathaway grubu bünyesinde yer alan şirket, satış, pazarlama ve iletişim stratejisi anlamında farklı bir tarz sergiliyor. Başta mobil uygulamalar olmak üzere, sosyal medyayı ve dijital araçları başarıyla uyguluyor. Ana satış kanalı olarak interneti kullanan Geico, yaklaşık 22 milyon sigortalı araçla ABD oto sigortaları piyasasında ikinci sırada.
Şirketin maskotu, Gecko isimli, yeşil renkli, sevimli bir kertenkele. Bir sigorta şirketinin bu tarz bir seçim yapması başlı başına dikkat çekici. 1997 yılından beri Gecko karakterini kullanarak, çok iddialı ve ses getiren reklam kampanyalarına imza atıyorlar. Yıllık reklam harcamaları 1 milyar dolar üzerine çıkmış durumda ve bu tutar prim gelirlerinin yaklaşık % 7’sine karşılık geliyor. Pazarlama stratejileri yakından izleniyor. Geçen yıl Bloomberg’de, “Geico’nun aptal reklamları işe yarıyor” başlıklı bir makale okumuştum.
***
Son dönemde hayatımıza yoğun bir şekilde giren mobil uygulamalar alanında da sigorta şirketleri ciddi mesafe kaydediyorlar. Bu uygulamalar, ağırlıklı olarak teklif alma, poliçe işlemleri, hasar hizmeti alanlarında yoğunlaşıyor. Bunlara ek olarak, araç sürüş riskinizi ölçmeye ya da konut sigortası için, evinizdeki eşyaların listesini yapmanıza ve resimlerini çekerek kendinize bir envanter oluşturmanıza yarayan farklı tarzda uygulamalar da mevcut.
Piyasa koşulları içerisinde çok farklı öncelikler ve sorunlarla boğuşan şirketlerimizden, her şeyi bir kenara itip, tüm odağı, enerjiyi ve kaynağı bu alana yönlendirmelerini beklemek doğru değil elbette.
Ama farklılaşma arzusu taşıyan, yaratıcı, heyecan veren bazı güzel örnekleri, denemeleri, yenilikleri görmek de fena olmaz hani…