Çocuklara neden siber güvenlik eğitimi vermelisiniz?
Yapılan bir araştırmaya göre 8 – 18 yaş arasındaki çocuklar, haftada yaklaşık 45 saat internette zaman harcıyor. Çocukların %40’ı ise internetten tanıştığı bir yabancıyla konuşuyor. Daha endişe verici olan ise internetten tanıştıkları kişilerle konuşan çocukların %53’ü bu kişilerle telefon numaralarını paylaşırken %15’i ise tanımadığı biriyle buluşuyor. “Çocukların teknolojiyi ebeveynlerinden daha iyi kullanmaları nedeniyle ebeveynler, çocuklarının çevrimiçi aktivitelerini kontrol etmekte yetersiz kalıyorlar.” uyarısında bulunan Bitdefender Türkiye Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, dijital dünyadan gelebilecek tehlikeleri sıralayarak anne babaların kontrolü elden bırakmamaları çağrısında bulunuyor.
Hem çevrimiçi hem de gerçek dünyada güvenliğin ne kadar önemli olduğu her zamankinden daha fazla anlaşıldı. Koronavirüs salgını, dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca aileyi sosyal mesafeyi benimsemeye ve buna bağlı olarak dış dünya, arkadaşlar ve aile ile iletişim kurmak için internet özellikli cihazlara güvenmeye zorladı. Eğitime çevrimiçi devam eden ve arkadaşlarıyla çevrimiçi iletişim kuran çocukların internette geçirdikleri sürenin arttığına dikkat çeken Bitdefender Türkiye Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, bu nedenle anne ve babaların daha dikkatli olmaları gerektiği uyarısında bulunuyor.
İnternetin, çocuklar ve eğitim materyalleri için çok çeşitli eğlenceli aktiviteler sağlayabildiğini belirten Alev Akkoyunlu, “Ancak çocukların teknolojiyi ebeveynlerinden daha iyi kullanmaları nedeniyle ebeveynler çocuklarının çevrimiçi aktivitelerini kontrol etmekte yetersiz kalıyorlar.” ifadelerinde bulunuyor.
YAŞ ARALIĞI NEDİR?
Yeni yürümeye başlayan çocuğunuzun hangi uygulamalara ve oyunlara eriştiğini kontrol edebiliyorken genç yaştaki çocukların çevrimiçi etkinliklerini kontrol etmek biraz daha zor olabilir. Ekran süresi arttıkça riskler de artıyor. Bu nedenle gençlere sosyal medyada ve internette zaman geçirirken nasıl güvende kalabileceklerini öğretmek önemlidir ve bu ne kadar erken yaşta olursa o kadar iyidir.
Her 5 çocuktan 3’ü evlerinde internet tabanlı cihazlar kullanıyor ve 8 – 18 yaş arasındaki çocuklar, haftada yaklaşık 45 saat internette zaman harcıyorlar. Koronavirüs pandemisi nedeniyle evde geçirilen süre arttığı için bu sayılar da artış gösteriyor.
Dünyada 500 milyondan fazla kullanıcıyı koruyan Bitdefender Antivirüs’ün Türkiye Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, dijital dünyadan gelebilecek tehlikeleri sıralarken bu durumlara karşı anne ve babaların neler yapması gerektiğini paylaşıyor.
2 KERE DÜŞÜNÜN
Hem yetişkinlerin hem de çocukların günlük aktivitelerini, beğendiklerini, fikirlerini, günlük özçekimlerini ve videolarını yayınladıkları bir sosyal medya çağında yaşıyoruz.
Çevrimiçi olarak bir şeyler yayınlamak veya paylaşmak gençlere zararsız gelebilir. Ancak, dijital dünyanın nasıl çalıştığını açıklamanız gerekiyor. Bir fotoğraf çevrimiçi bir mecrada yayınlandığında, silinse dahi sonsuza kadar çevrimiçi mecrada kalıyor. Çocuklarınıza, sosyal medyada paylaşım konusunda dikkatli olmalarını söyleyin ve yalnızca arkadaşları tarafından profillerinin görülebilmesi için gizlilik ayarlarını değiştirin.
YABANCILAR KONUSUNDA UYARIN
Çevrimiçi popülerlik ve geniş bir arkadaş listesi, özellikle gençler için trend haline geldi. Bununla birlikte dijital dünya, güvenilir bir kişi veya arkadaş olarak kendilerini tanıtan siber suçlular tarafından sıklıkla istismar edilen bir çeşit anonimlik de sağlayabilir.
Çocuğunuza, yabancılarla yapılan herhangi bir çevrimiçi iletişimde kırmızı çizgiler oluşturması gerektiğini öğretmeniz önemlidir. Bunun en iyi ve en kolay yolu ise mesaj isteklerini göz ardı etmeleridir. Onlara kiminle arkadaş oldukları konusunda temkinli olmalarını söyleyin ve maruz kaldıkları bazı riskler hakkında açık bir iletişim kurun.
Yapılan yeni bir araştırma 4. – 8. sınıflarda okuyan çocukların %40’ının çevrimiçi bir yabancıyla konuştuğunu ortaya koydu. Daha da endişe verici olan ise, %53’ünün bu kişilerle telefon numaralarını paylaştığı, %30’unun yabancı kişilerle mesajlaştığı ve %15’inin tanımadığı biriyle buluşmaya çalıştığı olarak öne çıkıyor.
SİBER ZORBALARA KARŞI YANINDA DURUN
Siber zorbalığın çocuklar üzerinde ciddi psikolojik etkileri olabilir. Siber zorbaların kullandığı en yaygın taktikler arasında kötü yorumlar yazmak, söylentileri yaymak, tehdit etmek ve hatta çevrimiçi itibara zarar vermek için sahte bir hesap açarak taklit etmek yer alıyor.
Sosyal medyadaki siber zorbalar, çocuklar üzerinde psikolojik tahribat yaratıyor. Bu nedenle çevrimiçi ortamda taciz edilen çocuğunuz bu konu hakkında sizinle konuşmak için yeterince rahat hissetmelidir. Çocuğunuza yardımcı olun ve siber zorbaları hemen çevrimiçi platformlara veya yerel yetkililere bildirin.
